Vadideki Zambak, aristokrat bir ailenin en küçük oğlu olan Felix de Vandenesse ile Kont Mortsauf’un erdemli eşi Henriette de Mortsauf arasındaki yoğun ve platonik aşkı üzerinden, döneminin toplumsal koşullarını ve yaşantısını adeta bir toplumbilimcinin gözünden sunar.
Felix de Vandenesse belki de Balzac’ın yarattığı en otobiyografik karakterdir. Balzac, sevgiden yoksun çocukluğunu, nefretle tanışmasını ve otoriter bir ortamda yetişmesini Felix’in ağzından anlatır. Felix kendisine hem bir anne hem bir aşık olan, saf ve hırçın “ilahi varlık” Madame Mortsauf’la tanıştığında hayatı değişir.
Gerçekçilik akımınım önc&uum
Tükendi
Gelince Haber VerVadideki Zambak, aristokrat bir ailenin en küçük oğlu olan Felix de Vandenesse ile Kont Mortsauf’un erdemli eşi Henriette de Mortsauf arasındaki yoğun ve platonik aşkı üzerinden, döneminin toplumsal koşullarını ve yaşantısını adeta bir toplumbilimcinin gözünden sunar.
Felix de Vandenesse belki de Balzac’ın yarattığı en otobiyografik karakterdir. Balzac, sevgiden yoksun çocukluğunu, nefretle tanışmasını ve otoriter bir ortamda yetişmesini Felix’in ağzından anlatır. Felix kendisine hem bir anne hem bir aşık olan, saf ve hırçın “ilahi varlık” Madame Mortsauf’la tanıştığında hayatı değişir.
Gerçekçilik akımınım öncülerinden biri olarak kabul edilen Balzac, Dickens’tan Flaubert’e, Proust’tan Henry James’e kadar yazarları etkilemiş ve düşünürlere de ilham vermiştir. Friedrich Engels için Balzac bir toplumbilimcidir: “Tarihçilerden, ekonomistlerde ve istatikçilerden öğrendiğimden çok daha fazlasını Balzac’tan öğrenmişimdir.” Sürgün yazar James Baldwin içinse bir yol gösterici: “Eğer Balzac’la tanışmamış olsaydım Fransa’daki hayatım çok farklı olurdu. Bana bu ülkeyi ve toplumunun işleyişini öğreten odur.”