Özelde aile şirketleri, genelde “ortaklık” dediğimiz eylem, bütün bileşenleriyle herkesin, üzerinde hassas bir şekilde düşünerek icra etmesi gereken oldukça karmaşık bir sanattır. Güzel bir sanat eseri, gönül vererek ortaya konabileceğinden, ortakların duyarlı, samimi, özverili, çalışkan ve azimli olması gerekiyor. Gerek aile dışı gerekse de aile şirketlerinin uzun ömürlü olması, sağlıklı ve verimli bir şekilde yoluna devam etmesi; ortaklık felsefesi ve sözleşmesinin sağlam, ortakların bilgi, birikim ve özdeğerlerinin yüksek ve çalışanların ehliyet ve adanmışlık yönünün çok iyi düzeyde olması ile m&u
Tükendi
Gelince Haber VerÖzelde aile şirketleri, genelde “ortaklık” dediğimiz eylem, bütün bileşenleriyle herkesin, üzerinde hassas bir şekilde düşünerek icra etmesi gereken oldukça karmaşık bir sanattır. Güzel bir sanat eseri, gönül vererek ortaya konabileceğinden, ortakların duyarlı, samimi, özverili, çalışkan ve azimli olması gerekiyor. Gerek aile dışı gerekse de aile şirketlerinin uzun ömürlü olması, sağlıklı ve verimli bir şekilde yoluna devam etmesi; ortaklık felsefesi ve sözleşmesinin sağlam, ortakların bilgi, birikim ve özdeğerlerinin yüksek ve çalışanların ehliyet ve adanmışlık yönünün çok iyi düzeyde olması ile mümkündür.
Bu çalışmada: Özellikle aile şirketlerinin, şirket lider ve ortaklarının, donanım ve çalışan ehliyetinin ve sosyal şirket mantığının benimsenmesi üzerinde durulacaktır. Ayrıca: Öğrenen ve gelişen bir şirket, özenilen ve güvenilen bir yönetim, sürekli kendi rekorlarını kırmaya çalışan “iç müşteriler” yani üretimde emeği geçenler ile şirketinden çok memnun kalmış “dış müşterilerin” yani tüketmek üzere satın alanların mutlu kılınması konuları masaya yatırılacaktır.
Kurulan şirketlerin neredeyse tamamı aile şirketi olan ülkemizin genç, güzide, azimli ve fedakâr girişimcilerine bir fikir vermesi için bazı bilgi ve tavsiyelerde bulunmaya çalıştık. Okuduğunuz satırların; söylenecek, yazılacak bilgilerin en önemlileri ve en güzelleri olduğunu zinhar iddia etmiyoruz. Gaye, siz değerli okuyucuların bu bilgileri kendi birikiminizle, derin kültürünüzle hallaç ederek çok daha güzelini ortaya koyabileceğinize sizi inandırıp teşvik etmektir.
Gerek kamuda, gerek özel sektörde gerekse de kamu iktisadi teşekküllerinde günde en az onbeş saat süren çalışmaların, çoğu yöneticilikle geçen mesailerin tecrübeleri ışığında bildiğim bazı gerçekleri aktarmaya çalıştım… Burada da amaç akla kapı açıp okuyucuda “Ben daha iyisini de yaparım” ilgisini uyandırmak ve geleceğimizin yol ışıkları olan şirket ve yöneticilerine karınca kadarınca bir katkı sağlayabilmektir. Yanılmamış ve mahcup olmamışlardan olma temennisiyle.