Dünyamız, özgürlük, adalet ve farklılıklara saygı gibi değerlerin geri çekildiği, güvenlikçi perspektifin, yapısal adaletsizliğin ve dışlayıcı tutumların ön plana çıktığı bir dönemden geçiyor. Batı demokrasileri de bu olumsuzluktan payını alıyor. Bu olumsuzluk son yıllarda kendisini en fazla islamofobik önyargı ve Müslüman karşıtı ırkçılık şeklinde görünür kılıyor.
Müslümanlara karşı artan önyargı, ırkçılığın, ayrımcılığın, anti-liberal ve anti-demokratik fikirlerin en kolay çıkış yolu bulduğu yeni bir meşruiyet alanına işaret ediyor. Bu bakımdan Müslümanlarla ilgili insan hakları sorununu mercek
Tükendi
Gelince Haber VerDünyamız, özgürlük, adalet ve farklılıklara saygı gibi değerlerin geri çekildiği, güvenlikçi perspektifin, yapısal adaletsizliğin ve dışlayıcı tutumların ön plana çıktığı bir dönemden geçiyor. Batı demokrasileri de bu olumsuzluktan payını alıyor. Bu olumsuzluk son yıllarda kendisini en fazla islamofobik önyargı ve Müslüman karşıtı ırkçılık şeklinde görünür kılıyor.
Müslümanlara karşı artan önyargı, ırkçılığın, ayrımcılığın, anti-liberal ve anti-demokratik fikirlerin en kolay çıkış yolu bulduğu yeni bir meşruiyet alanına işaret ediyor. Bu bakımdan Müslümanlarla ilgili insan hakları sorununu mercek altına almak, bütün bir ülke ve sosyo-politik sistemin karşı karşıya bulunduğu tehdidin boyutlarını somutlaştırmak bakımından önemli bir göstergeyi ifade ediyor.
Almanya’da 2021 yılında insan hakları ve temel özgürlükler açısından mevcut durumu, bir yıl içinde sosyal, siyasi ve hukuki alanlarda yaşanan olumlu ve olumsuz değişimleri ve bu kapsamda Müslümanların durumunu mercek altına alan bu çalışmanın insan haklarına ve barışa katkı yapmasını umarız.