Aslında ben kimim? Ben de pek bilmiyorum. Belki şu an kütüphanede ders çalışan dördüncü sınıf bir tıp öğrencisi ya da sokakta yeni kavurduğu kestaneleri satan bir sokak satıcısı ya da bilmem ne şirketinin herhangi bir yöneticisi, yani ben herhangi biriyim, içinizden biriyim. Tek bildiğim gerçek, hepinizin yapmak isteyip de yapamadığını yaptığımı biliyorum!
Şu anda hafif karanlık banyoda içim biraz olsun rahatlamış bir şekilde bir yandan aynaya kendi yansımama bakarken bir yandan da elimdeki deri saplı, ucu sivri, sırtında ince ince uçların bulunduğu tırtıklı Rambo bıçağını yıkayıp, arkamda yerde kanlar içinde yatan vü
Tükendi
Gelince Haber VerAslında ben kimim? Ben de pek bilmiyorum. Belki şu an kütüphanede ders çalışan dördüncü sınıf bir tıp öğrencisi ya da sokakta yeni kavurduğu kestaneleri satan bir sokak satıcısı ya da bilmem ne şirketinin herhangi bir yöneticisi, yani ben herhangi biriyim, içinizden biriyim. Tek bildiğim gerçek, hepinizin yapmak isteyip de yapamadığını yaptığımı biliyorum!
Şu anda hafif karanlık banyoda içim biraz olsun rahatlamış bir şekilde bir yandan aynaya kendi yansımama bakarken bir yandan da elimdeki deri saplı, ucu sivri, sırtında ince ince uçların bulunduğu tırtıklı Rambo bıçağını yıkayıp, arkamda yerde kanlar içinde yatan vücut parçası için hiç üzülmüyorum, aksine artık adaletin yerini bulduğunu düşünüyorum. Asıl sorulması gereken soru şu, ben bu duruma nasıl geldim? Ya da neden böyle bir durumun içindeyim? Ve neden içimde hiçbir suçluluk duygusu ya da üzüntü yok? Aksine şampiyonluk maçında şampiyonluk golünü atmış bir hücum oyuncusu gibi sevinçli hatta gururlu bir şekilde taraftarlarımı selamlıyor gibiyim. Belki ilk başta böyle dedim diye bana kızabilirsiniz hatta bir insanı böyle berbat bir hale getiren bir kişi nasıl oluyor da kendini böyle iyi hissedebilir diyebilirsiniz ama gerçekte neler olduğunu henüz öğrenmediniz…