Son yıllarda, ülkemizde genç kuşakların deizm, ateizm, agnostisizm gibi düşünce akımlarına karşı gözle görülür bir ilgi ve eğilim gösterdiği, kendini dindar olarak tanımlayanların oranının gerileyip, ateist olarak tanımlayanların oranının ise arttığı gibi bazı haberler yapılmakta. Söz konusu olan eğilimin yoğunluk düzeyini tam anlamıyla tespit etmek zor olsa da, gerek bu konudaki yayın yoğunluğundan gerek özellikle sosyal medyada dönen tartışmalardan genç kuşakların konuyla yakından ilgilendiği anlaşılmaktadır. Ateizmin, özellikle ülkemiz versiyonunda, bir inanç tercihinden ziyade, ideolojik yönünün baskın olduğu ve güçl&
Tükendi
Gelince Haber VerSon yıllarda, ülkemizde genç kuşakların deizm, ateizm, agnostisizm gibi düşünce akımlarına karşı gözle görülür bir ilgi ve eğilim gösterdiği, kendini dindar olarak tanımlayanların oranının gerileyip, ateist olarak tanımlayanların oranının ise arttığı gibi bazı haberler yapılmakta. Söz konusu olan eğilimin yoğunluk düzeyini tam anlamıyla tespit etmek zor olsa da, gerek bu konudaki yayın yoğunluğundan gerek özellikle sosyal medyada dönen tartışmalardan genç kuşakların konuyla yakından ilgilendiği anlaşılmaktadır. Ateizmin, özellikle ülkemiz versiyonunda, bir inanç tercihinden ziyade, ideolojik yönünün baskın olduğu ve güçlü felsefi temel ve gerekçelerden ziyade, sosyo-kültürel ve sosyo-politik tepkiler ve tercihlerden beslendiği gerçeğini dikkate alarak, deizm, ateizm ve agnostisizm gibi akımların Türkiye`deki gençler arasında yaygınlaşmasının bilinçli bir inanç tercihi mi, yoksa kurumsal din ve geleneksel dinî söylem karşısında sergilenen protest bir tavır olarak mı değerlendirilmesi gerektiği tartışmaya açıktır. Teizm ve ateizm arasındaki tartışmalar çoğu zaman evrim teorisi üzerinden ve tek taraflı bir yaklaşımla sürdürülmektedir. Bu kitapta özellikle teizm- ateizm konusunda ileri sürülen iddialar bütünlükle ele alınmakta ve en çok tartışılan konular, -koz molojik deliller, evrim sorunu ve kötülük problemi- toplu halde ele alınmaktadır.