Ali Şirâzî, 1381 yılında Devrim Muhafızları Deniz Kuvvetleri`nde Veliy-i Fakîh’in temsilcisi oldu. Onun General Süleymânî ile olan irtibatı şehitlerin anma programları ve savaş hatıraları gibi etkinliklerle aynı şekilde devam ediyordu. 1390 yılı Şehriver ayında, Veliy-i Fakîh’in Kudüs Ordusu`ndaki temsilcisi değişti ve General Süleymânî’nin isteğiyle Hüccetülislam Ali Şirâzî Veliy-i Fakîh’in Kudüs Güçleri`ndeki temsilcisi oldu.
Ali Şirâzî sekiz yıl boyunca General Süleymânî’nin yanında Kudüs Güçleri`ndeki bu görevini sürdürdü. Kendi
Tükendi
Gelince Haber VerAli Şirâzî, 1381 yılında Devrim Muhafızları Deniz Kuvvetleri`nde Veliy-i Fakîh’in temsilcisi oldu. Onun General Süleymânî ile olan irtibatı şehitlerin anma programları ve savaş hatıraları gibi etkinliklerle aynı şekilde devam ediyordu. 1390 yılı Şehriver ayında, Veliy-i Fakîh’in Kudüs Ordusu`ndaki temsilcisi değişti ve General Süleymânî’nin isteğiyle Hüccetülislam Ali Şirâzî Veliy-i Fakîh’in Kudüs Güçleri`ndeki temsilcisi oldu.
Ali Şirâzî sekiz yıl boyunca General Süleymânî’nin yanında Kudüs Güçleri`ndeki bu görevini sürdürdü. Kendi deyimiyle, bu yıllarda tıpkı savaş dönemindeki gibi, kendini Hacı Kasım’ın askeri olarak gördü.
Büyük şehit hacı Kasım Süleymânî’nin sayısız dostu ve yârenlerinin her birinin onun hakkında görüşleri vardır. Hüccetülislam Ali Şirâzî de bu kitapta, General Süleymânî ile olan otuz sekiz yıllık arkadaşlığına değinmiş, böylece bu büyük şehit hakkındaki görüşlerini ortaya koymuştur.
Bu kitap Ali Şirâzî ile yapılan on dokuz saatlik konuşmanın ürünüdür Onun bazı notları da bu kitapta basılmıştır. Muhterem Hüccetülislam Ali Şirâzî’ye yaptığı işbirliği ve yönlendirmeleri için eski dostum ve üstadım Murteza Serhengi’ye, bu kitabın şekillenmesi ve basılmasında emeği geçen tüm dostlara teşekkür ediyorum.