“Şiir sanatı, eksiklikleri güzelliklere çeviren bir simya bilimidir.”
(Aragon)
İnsan Neden Şiir Yazar?
Küçük yaşlarda başlayan edebiyat dalındaki şiir merakı doludizgin devam eden Rabie RUŞİD “Bir Deste Berceste” adlı dördüncü şiir kitabında doğruluğa olan inancı başta olmak üzere, sevgiye, hasrete ve insanlık hâllerine yer veriyor; ümit, dua ve hayal kırıklıkları peş peşe diziliyor mısralarında. Ayrıca kitabındaki; çocukluk dönemi, ağaçların sessiz mesajı,
Tükendi
Gelince Haber Ver“Şiir sanatı, eksiklikleri güzelliklere çeviren bir simya bilimidir.”
(Aragon)
İnsan Neden Şiir Yazar?
Küçük yaşlarda başlayan edebiyat dalındaki şiir merakı doludizgin devam eden Rabie RUŞİD “Bir Deste Berceste” adlı dördüncü şiir kitabında doğruluğa olan inancı başta olmak üzere, sevgiye, hasrete ve insanlık hâllerine yer veriyor; ümit, dua ve hayal kırıklıkları peş peşe diziliyor mısralarında. Ayrıca kitabındaki; çocukluk dönemi, ağaçların sessiz mesajı, bahar mevsimi ile güneşli günleri muştulayan kuşların cıvıltısı, ana-baba özlemi, iyilik tohumları konularıyla masalsı mısraları ve dua cümleleri okurlarını kendi âlemlerinde bir başka yolculuk yapmaya davet ediyor. Başka bir deyişle şiire gönülden bağlı olan kız kardeşimin elinizde tutmuş olduğunuz bu eserinde de umut ve hüzün ihtiva eden şiirleriyle Türkçeye hizmet etmekten vazgeçme niyetinde olmadığını görüyoruz. Kendisindeki bu şiir sevdası ve yazarlığı okuyucuları ile siz değerli sevenlerine de umut ışığı olup bunu aşılamaya devam ediyor. Duygu yoksunu insan yoktur elbette ama duygularını gizleyen veya farklı aksettiren insanlar çoktur. Yazmak, kimine göre yetenek işi, kimine göre ise aşırı çaba ve emekten başka bir şey değildir. Bazen çok okur az yazarız, bazen de çevremizdeki bireylerin hayal âlemimizin dile getirilmesine yol açan söz, tutum ve davranışlarından dolayı epeyce yazarız ki bir nebze de olsa rahatlayabilelim. Yazarlara – kız kardeşime – hak veriyorum, madem dünyaya bir defa geliyoruz niçin duygularımızı saklayalım, neden hak ve hukuka uygun şekilde açığa vurmaktan korkalım ki?