“Acaba sanat mıdır bir nebzecik de olsa acılarımızı dindirecek yegâne şey.”
Evrensel bir tema olan ve insanlığın kaderini belirleyecek olan “kadın sorunu” sanatın da önemli yoğunlaşma alanlarından biridir. Özellikle genç ve modern anlatım yöntemlerine sahip olan sinema, bu sorunu beyazperdede çok çarpıcı bir şekilde Kazım Öz’ün özgün diliyle aktarmaktadır.
Bu filmde bir kadın öldürülmektedir.
Bu cinayetin arka planı, karakterlerin ruh halleri, sorunun psikolojik, sosyolojik yönlerini ele alarak işlenmektedir. Miase karakteri şahsında Türkiye
Tükendi
Gelince Haber Ver“Acaba sanat mıdır bir nebzecik de olsa acılarımızı dindirecek yegâne şey.”
Evrensel bir tema olan ve insanlığın kaderini belirleyecek olan “kadın sorunu” sanatın da önemli yoğunlaşma alanlarından biridir. Özellikle genç ve modern anlatım yöntemlerine sahip olan sinema, bu sorunu beyazperdede çok çarpıcı bir şekilde Kazım Öz’ün özgün diliyle aktarmaktadır.
Bu filmde bir kadın öldürülmektedir.
Bu cinayetin arka planı, karakterlerin ruh halleri, sorunun psikolojik, sosyolojik yönlerini ele alarak işlenmektedir. Miase karakteri şahsında Türkiye gibi toplumlarda kadının nasıl bir hapishanede olduğunu, erkek ve iktidar dünyasının nasıl kadına karşı acımasız ve kurnaz olduğunu göreceğiz. Kazım Öz’ün senaryoları her zaman filmleri kadar ilgi görmüştür. Meraklı izleyiciler ilk metinle filmin son hâli arasındaki farkları bulmaya çalışır. Metnin gücü, Kazım Öz sinemasının da gücünün nüvesidir. Yönetmenin köklendiği toplumsal katman, sınıf, çatışma ve dil, beyaz perdeye çok az aktarılan veya görmezden gelinen bir toplumsallığın da temelini oluşturur.