Kalpteki imanın birey üzerindeki etkisi müsellemdir. Ancak bu etkinin gücü ve yönü kişiden kişiye değişmektedir. Zihinsel işlemlerden yeterince geçirilmemiş, taklid seviyesinde kalmış, şüphelerden arındırılmamış ve olumlu duygularla bütünleşememiş bir imanın eylemlere istenilen ölçüde ve nitelikte yansıması beklenmez. Bu şekildeki bir imanın yobazlaşma ya da mensubu bulunulan dinin temel değerlerinden sürekli tavizler vermek durumunda kalma gibi olumsuzluklara yol açma ihtimali oldukça yüksektir. Bunlar esasen bireylere nitelikli ve yeterli bir din eğitimi hizmeti sunulmasının önemini ortaya koymaktadır. Zira amellerin dinî inanç
Tükendi
Gelince Haber VerKalpteki imanın birey üzerindeki etkisi müsellemdir. Ancak bu etkinin gücü ve yönü kişiden kişiye değişmektedir. Zihinsel işlemlerden yeterince geçirilmemiş, taklid seviyesinde kalmış, şüphelerden arındırılmamış ve olumlu duygularla bütünleşememiş bir imanın eylemlere istenilen ölçüde ve nitelikte yansıması beklenmez. Bu şekildeki bir imanın yobazlaşma ya da mensubu bulunulan dinin temel değerlerinden sürekli tavizler vermek durumunda kalma gibi olumsuzluklara yol açma ihtimali oldukça yüksektir. Bunlar esasen bireylere nitelikli ve yeterli bir din eğitimi hizmeti sunulmasının önemini ortaya koymaktadır. Zira amellerin dinî inançlarla uyumlu olmaması bir sonuçtur. Bu sonucun arka planında ise geçmişte alınan din eğitimi hizmetlerinin niteliği bulunmaktadır. Neslimizin hangi faktörlerin tesiri altında yetiştiği ve bireysel dindarlığın bunlardan nasıl etkilendiği meselesinin aydınlığa kavuşması, din eğitimi hizmetlerinin daha bilinçli şekilde yapılmasına önemli katkılar sunacaktır. Bu çalışmayı önemli kılan özellik işte tam da budur. Zira bu çalışmada iman-amel bütünlüğünün sağlanmasını güçleştiren faktörler konu edilmiştir.