"Tanrı, varoluşumuzun müşküllerini bizim tarafımızdan anlaşılmaz kılmayı isteyerek (bu müşküllerin birleştiği) düğümü o kadar yükseğe veya daha kesin bir şekilde, o kadar aşağıya gizlemiş ki, biz ona bütünüyle ulaşamayız. Sonuç itibariyle gerçekten kendimizi bilebilmemiz aklımızn kibirli faaliyeti yoluyla değil, ancak onun sade teslimiyeti yoluyla olur. O halde insan, ne tür bir hilkat garibesi! Ne kadar tuhaf, ne kadar korkunç, ne kadar karçaşık, ne kadar paradoksal, ne kadar harika! Her şeyin hakimi, zayıf bir yer solucanı, hakikat anbarı, şüphe ve hataya batmış, evrenin şerefi ve süprüntüsü! O halde kibirli insan, kendi ken
Tükendi
Gelince Haber Ver"Tanrı, varoluşumuzun müşküllerini bizim tarafımızdan anlaşılmaz kılmayı isteyerek (bu müşküllerin birleştiği) düğümü o kadar yükseğe veya daha kesin bir şekilde, o kadar aşağıya gizlemiş ki, biz ona bütünüyle ulaşamayız. Sonuç itibariyle gerçekten kendimizi bilebilmemiz aklımızn kibirli faaliyeti yoluyla değil, ancak onun sade teslimiyeti yoluyla olur. O halde insan, ne tür bir hilkat garibesi! Ne kadar tuhaf, ne kadar korkunç, ne kadar karçaşık, ne kadar paradoksal, ne kadar harika! Her şeyin hakimi, zayıf bir yer solucanı, hakikat anbarı, şüphe ve hataya batmış, evrenin şerefi ve süprüntüsü! O halde kibirli insan, kendi kendine nasıl bir paradoks oluşturduğunu bil. Aciz Akıl, mütevazi ol. Zayıf doğa, sessiz ol. İnsanın sonsuz biçimde insanı aştığını öğren, senin tarafından bilinmez olan hakiki durumunu efendinden işit. Tanrı’yı dinle.. " Pascal