Yan komşunuz geceleri duvarlara sloganlar yazan bir isyankar. Evet, içe kapanık o genç çocuk... Efendi de bir çocuktu halbuki.
İnanamadınız değil mi?
Hayatın kırılma anlarından sonra kırılgan insanların savruldukları yolları göreceksiniz bu kitapta; bir yalandan sonra kaçtığınız kuytu, bir ölümle başınıza çöken dünya, bir aşk sonrasında yuvarlandığınız girdap.
Acıların hiçbirinin gerçek olmadığına kendinizi inandırarak, dizinizdeki çiziklerle, ellerinizdeki yaralarla uyusaydınız geceleri, sabah uyandığınızda kanayan yaralarınıza bakıp tekrar başlasaydınız aynı güne…
Her adım yavaş. Her çözüm boş. Her düşünce eskimiş.
O, duvarlara yazılar yazıyor. Siz ne yapardınız? Nasıl uzaklaşabilir
Tükendi
Gelince Haber VerYan komşunuz geceleri duvarlara sloganlar yazan bir isyankar. Evet, içe kapanık o genç çocuk... Efendi de bir çocuktu halbuki.
İnanamadınız değil mi?
Hayatın kırılma anlarından sonra kırılgan insanların savruldukları yolları göreceksiniz bu kitapta; bir yalandan sonra kaçtığınız kuytu, bir ölümle başınıza çöken dünya, bir aşk sonrasında yuvarlandığınız girdap.
Acıların hiçbirinin gerçek olmadığına kendinizi inandırarak, dizinizdeki çiziklerle, ellerinizdeki yaralarla uyusaydınız geceleri, sabah uyandığınızda kanayan yaralarınıza bakıp tekrar başlasaydınız aynı güne…
Her adım yavaş. Her çözüm boş. Her düşünce eskimiş.
O, duvarlara yazılar yazıyor. Siz ne yapardınız? Nasıl uzaklaşabilirdiniz kaçtığınız şeyden?
Kendinizden.
Akın Çokuğurluel, iddialı ve sarsıcı bir kitapla; üçüncü romanı Çobanaldatan’la okurların karşısına çıkıyor.
Yazar, diğer kitaplarında da dikkat çeken akıcı üslubu, dışımızdaki dünyanın düzeniyle uğraşan konu seçimi ve ince bir zekayla oluşturduğu olay örgüsüyle hayatın, ölümün, kabullenişin, varoluşun sırlarını da bağırıyor. Tüm sessizliğiyle.
Dinlemeye hazır mısınız?