Sezgi dünyamızla ilgili olan, bilinmeyen, asla bilemeyeceğimiz, bu yüzden do bir inanç konusu olarak ele alınan gayb sayılmazsa insan genetik, beslenme, çevre ve eğitim-öğretimin bir sonucudur Bu sınıflamada da genetik göz ardı edilecek olursa insan, daha çok kültürden ibaret olduğunu söyleyebileceğimiz üç etkenin meyvesi olarak ortaya çıkar Genetik etkinin ruh ve şahsiyet dünyamız üzerinde bir etkisi olmakla birlikte bu etki daha çok biyolojiktir. Bizi asıl biz yapan, çevrenin ve içinde bulunduğumuz toplumun kültürüdür.
Kültürün kökleri bütün toplumlarda çok derinlerde
Tükendi
Gelince Haber VerSezgi dünyamızla ilgili olan, bilinmeyen, asla bilemeyeceğimiz, bu yüzden do bir inanç konusu olarak ele alınan gayb sayılmazsa insan genetik, beslenme, çevre ve eğitim-öğretimin bir sonucudur Bu sınıflamada da genetik göz ardı edilecek olursa insan, daha çok kültürden ibaret olduğunu söyleyebileceğimiz üç etkenin meyvesi olarak ortaya çıkar Genetik etkinin ruh ve şahsiyet dünyamız üzerinde bir etkisi olmakla birlikte bu etki daha çok biyolojiktir. Bizi asıl biz yapan, çevrenin ve içinde bulunduğumuz toplumun kültürüdür.
Kültürün kökleri bütün toplumlarda çok derinlerdedir. Ana kok. hem maddi hem manevi dünyasıyla içinde yaşanılan tabiattır. Türkler; at, demir, taş. toprak, halı ve kilimiyle bu tabiatın dilini çok etkili bir şekilde kullanmışlardır. Dilin kendisi de bizatihi bir kültürdür ve dil. geniş anlamıyla bütün varlıkları ilgilendiren, tabii ya da yapay şekilde oluşan veya oluşturulan bir iletişim olgusudur, insanın evren içindeki üstün konumunu belirleyen de özellikle bu dil yeteneğidir. Bizi bütün sınırlarımızla, maddi ve manevi kimliğimizle sınırlandıran, yönlendiren ve yöneten bu kültürdür.
Sözlü ya da yazılı dil ürünlerinin duygu ve düşünce dünyamızda, benliği ve bütünüyle bir ulusun benliğini şekillendirmekte ne kadar etkili olduğunu, halta şekillendiren tek araç olduğunu söyleyebiliriz.
Dil ortak olmakla birlikte insanlar farklı duyuş, düşünüş ve anlayışlara sahip olabilmekledir işte burada dil aracılığıyla insanların nasıl bir bakış ve anlayış oluşturdukları, sonra bunun kültüre ve bir kültür olarak yazılı ve sözlü ürünlerde, folklor ve edebiyatımızda nasıl yansıma bulduğuna ışık tutulmaya çalışılacaktır.
Konu Dil, Zihniyet, Kültür ana başlıkları altında ele alınacak ve konuya kültürün en önemli öğesi olan, sonucu itibariyle de bir kültür olan dilin, zihniyet çerçevesinde olduğu düşünülen alanlarıyla ilgili açıklayıcı bilgilerle başlanacak, daha sonra ise maddi ve manevi kültür çerçevesinde edebiyatımızdaki yansımaları örneklendirilecektir. Burada asıl amaç; düşünen, yorumlayan ve üreten bir varlık olan insanın kalitesi üzerinde dilin ne denli önemli olduğuna dikkat çekmektir.