Aile, toplumun temel yapı taşı olduğu gibi bireyin biyolojik, psikolojik, ekonomik vb. pek çok ihtiyacının karşılandığı, alternatifi bulunmayan temel kurumdur. Aynı zamanda aile, bireyin tutum ve davranışlarının şekillenmesinde, kimlik ve kişiliğinin oluşmasında hayati bir konuma sahiptir.
Ayrıca bireyin dinî gelişiminde de ailenin son derece önemli bir yeri vardır. Zira ailede verilecek doğru bir din eğitimi, çocukta dinî duygu ve düşüncenin gelişmesine katkı sağlayabileceği gibi aksi yönde verilecek yanlış bir eğitim çocukta dinî duygunun körelmesine ve yanlış yöne sapmasına neden olabilir. Bu nedenle ailenin çocuğa karşı en &o
Tükendi
Gelince Haber VerAile, toplumun temel yapı taşı olduğu gibi bireyin biyolojik, psikolojik, ekonomik vb. pek çok ihtiyacının karşılandığı, alternatifi bulunmayan temel kurumdur. Aynı zamanda aile, bireyin tutum ve davranışlarının şekillenmesinde, kimlik ve kişiliğinin oluşmasında hayati bir konuma sahiptir.
Ayrıca bireyin dinî gelişiminde de ailenin son derece önemli bir yeri vardır. Zira ailede verilecek doğru bir din eğitimi, çocukta dinî duygu ve düşüncenin gelişmesine katkı sağlayabileceği gibi aksi yönde verilecek yanlış bir eğitim çocukta dinî duygunun körelmesine ve yanlış yöne sapmasına neden olabilir. Bu nedenle ailenin çocuğa karşı en önemli görevlerinden biri de çocukta var olan dinî duygunun ortaya çıkarılması ve sağlıklı bir şekilde geliştirilmesine rehberlik etmektir.
İşte bu kitapta; öncelikle bireyin dinî anlayış ve birikiminde ailenin yeri ve önemi, ailede din eğitiminde dikkat edilmesi gereken hususlar sunulduktan sonra ailenin bu görev ve sorumluluğunu hangi ölçüde yerine getirebildiği belirtildi. Bununla birlikte ebeveynlerin çocuklarının din eğitimine katkı sağlayıp sağlamadıkları tespit edildikten sonra bu konuda bazı değerlendirme ve önerilerde bulunuldu. Öte yandan okulda verilen din eğitimi ve öğretiminin ailenin yerine getiremediği sorumlulukları ve beklentileri gerçekleştirme konusundaki vazgeçilmezliği yeniden ortaya konuldu.