Yorum Yap
Türkiye`de kitabın başlığını görünce "Doğu Türkistan neresi?" diye düşünen kaç kişi olmuştur diye merak ediyorum. Bilmeyenleri kınamak gereksiz. Adında bile Türk geçiyor ama ülke olarak bu konuda bir tavrımız bir yana bir politikamız bile yok.
Uygur sorunu dünyanın en büyük kanayan yaralarından biri. Haklarını savunacak hiçbir mekanizmaları olmayan dünyanın aslında en kalabalık azınlık toplumu. Resmî rakamlar 10 milyon nüfusları olduğunu söylüyor ama gerçek sayı aslında 30 milyona çok yakın. Buna karşın ezici Çin baskısı altındalar.
Türkiye`de bu sorunun bir konu olarak bile anlaşılmasına engel olmak için "Amerikan oyunu" diye sulandırmaya çalışanlar var. İşin üzücü yanı, bu alanda işleyen birkaç Uygur dışında bu konuda yaz
Tükendi
Gelince Haber VerTürkiye`de kitabın başlığını görünce "Doğu Türkistan neresi?" diye düşünen kaç kişi olmuştur diye merak ediyorum. Bilmeyenleri kınamak gereksiz. Adında bile Türk geçiyor ama ülke olarak bu konuda bir tavrımız bir yana bir politikamız bile yok.
Uygur sorunu dünyanın en büyük kanayan yaralarından biri. Haklarını savunacak hiçbir mekanizmaları olmayan dünyanın aslında en kalabalık azınlık toplumu. Resmî rakamlar 10 milyon nüfusları olduğunu söylüyor ama gerçek sayı aslında 30 milyona çok yakın. Buna karşın ezici Çin baskısı altındalar.
Türkiye`de bu sorunun bir konu olarak bile anlaşılmasına engel olmak için "Amerikan oyunu" diye sulandırmaya çalışanlar var. İşin üzücü yanı, bu alanda işleyen birkaç Uygur dışında bu konuda yazı yazan, söz söyleyin kimsenin o dünyanın en geniş kapalı tutukevini gidip gördüğü bile yok. Kim ne söylüyor ya da yazıyorsa Türkiye`de oturduğu masa başından...
Bu kitap ise M. Levent Kaya`nın Gulca şehrinde, Pedagoji Üniversitesinde okuduğu dönemde, günlük gibi tutup yakın arkadaşlarına e-posta ile ulaştırdığı canlı gözlem notlarına dayalı. Öteden beriden, kulaktan dolma değil gün içinde gözüyle gördüklerinden oluşuyor. Konuyla ilgili meraklananlar için gerçeğe dayalı bilgi kaynağı olacak bir çalışma.
Okumadan karar vermeyin.
