Dijitalleşmenin bizi maruz bıraktığı enformasyon bombardımanı akıl almaz seviyelere ulaştı. Bizi adeta boğmakla tehdit eden bu çılgın iletişim deryası, sosyal yaşamın hemen her alanını ele geçirmiş vaziyette; siyaset de bu durumdan nasibini alıyor. Günümüzde seçim kampanyaları artık sosyal medyada, anonim hesaplar, botlar ve hatta troll ordularıyla enformasyon savaşları şeklinde yürütülüyor; demokrasi, enfokrasiye dönüşüyor.
Çağımızın en önemli düşünürlerinden Byung-Chul Han, bu eserinde enfokrasinin çağdaş enformasyon kapitalizminin yeni yönetim şekli olduğunu savunuyor. Endüstriyel kapitalizmin rejimi zorlama ve baskı
Tükendi
Gelince Haber VerDijitalleşmenin bizi maruz bıraktığı enformasyon bombardımanı akıl almaz seviyelere ulaştı. Bizi adeta boğmakla tehdit eden bu çılgın iletişim deryası, sosyal yaşamın hemen her alanını ele geçirmiş vaziyette; siyaset de bu durumdan nasibini alıyor. Günümüzde seçim kampanyaları artık sosyal medyada, anonim hesaplar, botlar ve hatta troll ordularıyla enformasyon savaşları şeklinde yürütülüyor; demokrasi, enfokrasiye dönüşüyor.
Çağımızın en önemli düşünürlerinden Byung-Chul Han, bu eserinde enfokrasinin çağdaş enformasyon kapitalizminin yeni yönetim şekli olduğunu savunuyor. Endüstriyel kapitalizmin rejimi zorlama ve baskıyla çalışırken, bu yeni enformasyon rejimi özgürlüğü bastırmak yerine onu sömürüyor. Bizler, özgürlüğü sadece hayal edebiliriz; özgür olduğumuzu varsaysak da tüm davranışlarımız, hatta tüm hayatımız “kontrol edilebilmesi” için kayıt altındadır. İnsanlar ise sürekli gözetlendiklerinin farkında olmadıkları için kendilerini özgür zannettiklerinden dolayı neoliberal enformasyon rejimi ayakta kalır.
Enformasyon çağında siyasetin eleştirisini yapan bu eser, günümüzün demokrasi krizini kamusal alanın dijital yapısal değişimine odaklanarak anlatıyor.