Günümüzde yaşayan kadının geçmişte yaşamış olan hemcinslerini ve kendi kimliğini tanıması, Eskiçağ tarihinde farklı roller oynamış kadınların, yine kadın eliyle ve kadın düşünce, duygu ve değerleriyle ele alınmasıyla mümkün lacaktır. Eril kültürün arkeolojik kalıntıları ve yazılı kaynaklarına dayanarak da olsa, Eskiçağ tarihinin çeşitli yönlerinin kadının kendi öz diliyle ve kadınsı kimliğiyle yeniden araştırılması, kurgulanması ve vurgulanması gerekmektedir. Kadınların bu hayatta ve kültür dünyasında yaşanmış, yapılmış, yapılandırılmış fakat yazılmamış kadın hayatlarını ve bunların ürünlerini oluşturarak “dünya d&u
Tükendi
Gelince Haber VerGünümüzde yaşayan kadının geçmişte yaşamış olan hemcinslerini ve kendi kimliğini tanıması, Eskiçağ tarihinde farklı roller oynamış kadınların, yine kadın eliyle ve kadın düşünce, duygu ve değerleriyle ele alınmasıyla mümkün lacaktır. Eril kültürün arkeolojik kalıntıları ve yazılı kaynaklarına dayanarak da olsa, Eskiçağ tarihinin çeşitli yönlerinin kadının kendi öz diliyle ve kadınsı kimliğiyle yeniden araştırılması, kurgulanması ve vurgulanması gerekmektedir. Kadınların bu hayatta ve kültür dünyasında yaşanmış, yapılmış, yapılandırılmış fakat yazılmamış kadın hayatlarını ve bunların ürünlerini oluşturarak “dünya düzenine” ve “dünya dengesine” hissiyatıyla ve hassasiyetiyle katkıda bulunmaları bir ihtiyaç ve zorunluluktur. Günümüzde olduğu gibi kadını Eskiçağ`da bütünüyle iktidarda görebilmek, yere ve zamana göre değişen bir durumdur. Ancak çoğu zaman erkekler dünyayı yönetirken kadınlar da erkekleri `idare etmişlerdir`. Bu çalışma, insanın dünya üzerinde varoluşundan bu yana erkeğin annesi, vazgeçilmez yol arkadaşı, eşi, kardeşi, bereketi, serveti, zerafeti ve letafetiyle tarihte bıraktıkları kadınsı dokunuşları, kadın bakış açısından ele almayı hedeflemiştir.