… düzyazıdan çok şiire daha yatkın bir topluluk bu Esrârîler, düzyazıya zor alışıyorlar. Düşündükleri ile yazdıklarının arasındaki uzaklığı kapatmak Esrârîliğin eski bir geleneği, talim gerektiriyor, ne demişler, her şey imkânla mümkün. Tuhaf bir imkân barındıran yazılar bunlar, isyanı tam açık seçik belirirken birden geri çekilmeyi tercih eden yazılar. Geri çekilebildiği için imkân sağlıyor.
İlk baskısı 2003 yılında yapılan Esrârîler., Ahmet Güntan’ın yüzyıl dönümündeki dünya haline Esrârîlerin gözünden baktığı benzersiz bir metin.
Tükendi
Gelince Haber Ver… düzyazıdan çok şiire daha yatkın bir topluluk bu Esrârîler, düzyazıya zor alışıyorlar. Düşündükleri ile yazdıklarının arasındaki uzaklığı kapatmak Esrârîliğin eski bir geleneği, talim gerektiriyor, ne demişler, her şey imkânla mümkün. Tuhaf bir imkân barındıran yazılar bunlar, isyanı tam açık seçik belirirken birden geri çekilmeyi tercih eden yazılar. Geri çekilebildiği için imkân sağlıyor.
İlk baskısı 2003 yılında yapılan Esrârîler., Ahmet Güntan’ın yüzyıl dönümündeki dünya haline Esrârîlerin gözünden baktığı benzersiz bir metin. Felsefi ve şiirsel fragmanlardan oluşan, saflıktan şiirin hareketine, günlük siyasetten vicdanın sesine, yoksulluktan ideal ahlaka, küresel sorunlardan mukadderata, oldukça geniş bir alana yayılan meseleleri ele alan Esrârîler., “sonrasızlığın ürkünçlüğüne göğüs gerebilmiş, sessizce yaşayıp sessizce gitme cesareti gösterebilmiş” olanlarla dünyamıza ışık tutuyor.
“Güntan’ın şiirsel ve büyüleyici bir yazını var, neredeyse haiku gibi manalı, oldukça da geniş kapsamlı, uluslararası siyasetten İstanbul’un bir köşesine dair gözlemlere kadar. Proust’tan hadislere, muazzam bir birikimi var, felsefi düşüncesiyse tekinsiz bir özgünlüğe sahip. 21. yüzyılın maneviyatıdır bu.”
Edmund White