"Babam sever miydi bizi? İnsan benim dediği şeyi sevmez miydi? Benim oğlum, benim karım, benim kızım, benim, benim, benim... Benim bir uçurtmam vardı. Kendim yapmıştım. Değişmezdim en güzel uçurtmalarla. Benim`di. Benim babam içerdi, döverdi beni, sevgisi gözlerindeydi. Benim babamdı. Evlerde yuvalanır sevgi değil mi? Dışarıda başkaları vardır. Onları da severiz belki; Seher, Erdoğan. Daha başkaları da var; öfkeleniriz onlara. Terazinin bir kefesinde sevgi, bir kefesinde öfke; sadece sevgi yuvalanmalıydı evlerde; kanımız aynı kan; babam, anam, kardeşim... Hep aynı şarkıyı söylüyoruz üstelik. "Romandan" Muzaffer Hacıhasanoğlu`nun Milliyet Gazetesi`nde tefrika halinde kalmış duya
Tükendi
Gelince Haber Ver"Babam sever miydi bizi? İnsan benim dediği şeyi sevmez miydi? Benim oğlum, benim karım, benim kızım, benim, benim, benim... Benim bir uçurtmam vardı. Kendim yapmıştım. Değişmezdim en güzel uçurtmalarla. Benim`di. Benim babam içerdi, döverdi beni, sevgisi gözlerindeydi. Benim babamdı. Evlerde yuvalanır sevgi değil mi? Dışarıda başkaları vardır. Onları da severiz belki; Seher, Erdoğan. Daha başkaları da var; öfkeleniriz onlara. Terazinin bir kefesinde sevgi, bir kefesinde öfke; sadece sevgi yuvalanmalıydı evlerde; kanımız aynı kan; babam, anam, kardeşim... Hep aynı şarkıyı söylüyoruz üstelik. "Romandan" Muzaffer Hacıhasanoğlu`nun Milliyet Gazetesi`nde tefrika halinde kalmış duyarlı bir romanı vardır. Adını çok severim: Evlerde sevgi yoktu. Bu, büsbütün de sevgisizlik anlamına gelmiyor. Kırık, çok kırık sevgiler." Selim İleri