İsmail Hocamız, kendisini takdim etme biçimiyle Kaygusuz, bu son çalışmasını çok sevdiği köyüne hasretti. Her zaman aklında böyle bir köy monografisi yazmak vardı. Bu düşüncesini gerçekleştirdi de. Dikkatli okuyucu hocanın bu anlatısını, Roma-Bizans, Selçuklu ve Osmanlı kaynakları, maddi buluntular ve efsaneler etrafında ustaca kurguladığını görebilir. Eldeki sınırlı kaynakların kuru anlatısını ve yer yer kopuk hikâyeleri hayal gücüyle birbirine bağlayıp renklendirerek okunabilir hale getirdi. Kitapta anlatısını sahnelediği geniş coğrafya, aslında onun zihin dünyasının serkeş atının dörtnala koştuğu bir alandır. Hi
Tükendi
Gelince Haber Verİsmail Hocamız, kendisini takdim etme biçimiyle Kaygusuz, bu son çalışmasını çok sevdiği köyüne hasretti. Her zaman aklında böyle bir köy monografisi yazmak vardı. Bu düşüncesini gerçekleştirdi de. Dikkatli okuyucu hocanın bu anlatısını, Roma-Bizans, Selçuklu ve Osmanlı kaynakları, maddi buluntular ve efsaneler etrafında ustaca kurguladığını görebilir. Eldeki sınırlı kaynakların kuru anlatısını ve yer yer kopuk hikâyeleri hayal gücüyle birbirine bağlayıp renklendirerek okunabilir hale getirdi. Kitapta anlatısını sahnelediği geniş coğrafya, aslında onun zihin dünyasının serkeş atının dörtnala koştuğu bir alandır. Hikâyesini, çok istediği ve bir dahaki sefere birlikte gitmeyi planladığımız İran; özellikle de Alamut ve Isfahan ile başlatması bunun en bariz örneği. Hocamız 1980’lerden beri yaptığı araştırmalarıyla özellikle köyün mikro tarihine çok yeni şeyler kattı.