Bu kitapla beraber hayalen Hz. Yusuf’un (a.s.) yaşadığı çağa gidiyorsunuz.
Onun çocukluktan başlayıp kardeşleri tarafından kuyuya atılma,
Köle pazarında satılma, saraya alınma,
Zindana atılma, zindanı bir medreseye dönüştürme,
O medreseden hem kâmil bir insan olarak hem de en ağır krizleri çözebilecek bir yönetici olarak mezun olma gibi süreçlerini okurken,
Sayfalar arasında bir senaristin senaryosunda size rol verildiğini görüyorsunuz;
Tükendi
Gelince Haber VerBu kitapla beraber hayalen Hz. Yusuf’un (a.s.) yaşadığı çağa gidiyorsunuz.
Onun çocukluktan başlayıp kardeşleri tarafından kuyuya atılma,
Köle pazarında satılma, saraya alınma,
Zindana atılma, zindanı bir medreseye dönüştürme,
O medreseden hem kâmil bir insan olarak hem de en ağır krizleri çözebilecek bir yönetici olarak mezun olma gibi süreçlerini okurken,
Sayfalar arasında bir senaristin senaryosunda size rol verildiğini görüyorsunuz;
Bazı sayfalarda kendinizi bir filmin içinde buluyor,
Bazı sayfalarda roman tadı hissediyor;
Ayrılığı, acıyı, zorluğu, yokluğu, çaresizliği yaşarken, bazı sayfalarda kavuşmanın sevinci ve mutluluğunu tadıyorsunuz.
Bu yönüyle bu eser, yalnızca dinî bir kıssa olarak kalmıyor;
Psikolojiye, pedagojiye, sosyolojiye ve felsefeye de dokunuyor.
İnsan ruhunun derinliklerinden toplumsal ilişkilerin inceliklerine,
Ekonomi biliminin hassas dengelerine kadar pek çok alana ışık tutuyor.
En önemlisi, kitap sizi o asırdan bu asra getiriyor, anlattığı her şeyi aktüel bir dille anlatarak Kur’ân kıssalarındaki tazeliği gösteriyor.
O tazelik üzerinden size şu mesajı veriyor: Kadın erkek fark etmez; her insan, her Müslüman, Yusuf’un karakterini, Yusuf’un duruşunu, Yusuf’un sabrını, kısaca Yusuf’un insanlığını kendi çağına taşıyabilir.
Kendi çağında Yusuf olup insanlığa fayda verebilecek çok işlere imza atabilir; en önemlisi de bir gün bu dünyadan gittiğinde Yusuf gibi geriye `en güzel kıssa` bırakabilir.
Bunlar mümkün mü? Bu kitabı okuduğunuzda, bunların ve daha fazlasının mümkün olduğunu keşfedeceksiniz.