Her çocuk farklı özelliklere sahiptir; büyürken kalıtımın yanı sıra yakın çevrelerinden, içinde bulundukları sosyo-kültürel ve ekonomik ortamdan da etkilenirler. Bu nedenle hiçbir çocuk diğerine benzemez. Çocuğun yakın çevresi öncelikle ailesi, daha sonra ise okul öncesi kurumlardır. Toplumsal yaşantı içinde sosyal huzurun sağlanması, ötekileştirmenin, ayrımcılığın, önyargıların olmadığı bir düzenin kurulabilmesi için farklılıkları zenginlik olarak gören nesiller yetişmelidir. Bunu başarabilmek için aile ve okul “farklılıklara saygı eğitimi” için bütünc&u
Tükendi
Gelince Haber VerHer çocuk farklı özelliklere sahiptir; büyürken kalıtımın yanı sıra yakın çevrelerinden, içinde bulundukları sosyo-kültürel ve ekonomik ortamdan da etkilenirler. Bu nedenle hiçbir çocuk diğerine benzemez. Çocuğun yakın çevresi öncelikle ailesi, daha sonra ise okul öncesi kurumlardır. Toplumsal yaşantı içinde sosyal huzurun sağlanması, ötekileştirmenin, ayrımcılığın, önyargıların olmadığı bir düzenin kurulabilmesi için farklılıkları zenginlik olarak gören nesiller yetişmelidir. Bunu başarabilmek için aile ve okul “farklılıklara saygı eğitimi” için bütüncül bir yaklaşımla birlikte çalışmalıdır. Erken çocukluk döneminde okul öncesi eğitim programında farklılıklara saygı eğitimine mutlaka yer verilmelidir. Bu kitap farklılıklara saygı alanında çocuklarda kalıcı bir bakış açısı sağlamak amacıyla hazırlanmıştır.