Anayasa Mahkemesi kararlarının feminist hukuk teorisi bakımından eleştirisini konu edinen bu çalışmanın iki temel amacı vardır. İlki, feminist teorinin hukuka yönelik eleştirileri ile anayasa hukukuna daha farklı ve eşitlikçi bir perspektiften bakmayı mümkün kılmaktır. İkincisi ise, söz konusu feminist perspektiften hareketle Anayasa Mahkemesi kararlarının mevcut eşitsizlikler bakımından sorunlarını açığa çıkarmak ve böylece Mahkemenin gelecekteki kararlarının daha eşitlikçi yazılmasına katkıda bulunmaktır. Çalışma, feminist metodolojiden yararlanarak Anayasa Mahkemesi kararlarını eleştirirken bu eleştirilerin hiç de hukuk dışı ol
Tükendi
Gelince Haber VerAnayasa Mahkemesi kararlarının feminist hukuk teorisi bakımından eleştirisini konu edinen bu çalışmanın iki temel amacı vardır. İlki, feminist teorinin hukuka yönelik eleştirileri ile anayasa hukukuna daha farklı ve eşitlikçi bir perspektiften bakmayı mümkün kılmaktır. İkincisi ise, söz konusu feminist perspektiften hareketle Anayasa Mahkemesi kararlarının mevcut eşitsizlikler bakımından sorunlarını açığa çıkarmak ve böylece Mahkemenin gelecekteki kararlarının daha eşitlikçi yazılmasına katkıda bulunmaktır. Çalışma, feminist metodolojiden yararlanarak Anayasa Mahkemesi kararlarını eleştirirken bu eleştirilerin hiç de hukuk dışı olmadığını, hukuki kavram ve kriterlerin "olan hukuk" bağlamındaki alternatifleriyle dahi hukuk sistemini daha eşitlikçi ya da en azından daha az ayrımcı yapabileceğini gösterecektir. Çalışmanın anayasa hukukuna ve genel olarak hukuk alanındaki akademik çalışmalara yapmayı hedeflediği asıl katkı da bunda saklıdır. Feminist teoriye yönelik ön yargılar bir yana bırakılarak bu teorinin anlattıkları ve etkileri fark edildiğinde, hukuk sistemini daha demokratik ve eşitlikçi kılmak için feminist teorinin, feminist olan-olmayan tüm hukukçuların başvurması gereken bir düşünce biçimi ve araçlar seti sunduğu anlaşılacaktır. Nitekim "feminizm, herkes içindir".