Bir zamanlar binalar az, yeşillikler çoktu. Çocuklar evlerin bahçesinde ve sokakta oynarlardı. Üstelik her sokağın bir Fıstık’ı, bir de Yastık’ı vardı. Dünya döndü, döndü, döndü... Binalar yükseldi, yükseldi, yükseldi...
Çatılar neredeyse bulutlara değdi, betonlar, yeşillikleri ezdikçe ezdi. Doğadan uzaklaşan kalpler de betonlaşmaya başlamıştı. Bütün dünyayı kendisinin zanneden insan, Fıstık’la Yastık olmasa daha mutlu yaşayacağını sanıyordu. Acaba gerçekten de öyle miydi? Çevre ve hayvan haklarını en az insan hakları kadar önemseyen dört çocuk annesi Filiz Mungan, daha güzel ve daha adil bir dünya hayalinin ancak insan haricindeki varlıkların hayat hakkına saygı duymakla mümkün olacağına inanıyor. Binlerce yıldır birlikte yaşadığı
Tükendi
Gelince Haber VerBir zamanlar binalar az, yeşillikler çoktu. Çocuklar evlerin bahçesinde ve sokakta oynarlardı. Üstelik her sokağın bir Fıstık’ı, bir de Yastık’ı vardı. Dünya döndü, döndü, döndü... Binalar yükseldi, yükseldi, yükseldi...
Çatılar neredeyse bulutlara değdi, betonlar, yeşillikleri ezdikçe ezdi. Doğadan uzaklaşan kalpler de betonlaşmaya başlamıştı. Bütün dünyayı kendisinin zanneden insan, Fıstık’la Yastık olmasa daha mutlu yaşayacağını sanıyordu. Acaba gerçekten de öyle miydi? Çevre ve hayvan haklarını en az insan hakları kadar önemseyen dört çocuk annesi Filiz Mungan, daha güzel ve daha adil bir dünya hayalinin ancak insan haricindeki varlıkların hayat hakkına saygı duymakla mümkün olacağına inanıyor. Binlerce yıldır birlikte yaşadığımız Fıstıkları ve Yastıkları, çocuklarımızla birlikte daha yakından tanımak için yazar ve çizer Filiz Mungan harika bir fırsat sunuyor.