Gaziantep’in değerli esnaflarından olan Tenekeci Mehmet, İnsan-ı kâmil bir kişiliğe sahiptir. Mehmet Durdu Aksak, 1947 yılında Gaziantep’te doğmuştur. Bir dedesi Yemen’de şehit düşmüş, bir dedesi de Çanakkale’de gazi olmuştur. Babası ise Antep Savunması’nda gaziliğe kavuşmuş olan Tenekeci Mehmet Hanifi’dir ki kendisi de lakabını babasından almıştır. 11 yaşında tenekecilik mesleğine fiilen başlamıştır. 1961 yılında başladığı teneke şablonculuğu mesleğine olan tutkusu ve çalışkanlığı sayesinde ilerleyen süreçte adından söz ettiren şablon ustalarından olmuştur. Kendisi şablon ustalığını sadece meslek olarak değil sanat olarak görmüştür. Şablon
Tükendi
Gelince Haber VerKöklü bir geçmişe sahip olan Barakların kökeni efsanelere karışmıştır. Barak ismi de mitolojik devirlere ait Türk efsanelerine kadar dayanan tarihi geçmişe sahip bir isimdir. Türkler Orta Asya’dan Anadolu’ya süren uzun müddetli göçleri neticesinde kültürlerini ve geleneklerini de kendileri ile birlikte getirmişlerdir. Bugün hala Anadolu’nun her köşesinde yüzyıllar öncesine dayanan Türk efsaneleri, masalları ve şiirleri söylenegelmektedir. Böylece Türkler yazılı metinlerin yanında sözlü kültür ile de kültürlerini muhafaza etmişlerdir. Baraklar da kültürlerini bu yolla muhafaza ederek Türk sözlü kültürünün önde gelen temsilcilerinden olmuşlardır. Yaşadıkları bölgeleri aşarak meşhur hale gelen Barak türküleri bu durumun tezahürü konumundadır. Bu özelliklerine paralel olarak Barakların Horasan’dan Anadolu’ya iskânları süresince yaşanan her olayı Barak ozanlarının şiirlerinde görmek mümkündür. Barak kültürünün anlaşılmasında türkülerin olmazsa olmaz unsurlardan olduğundan dolayı kitap ile birlikte derleme çalışması gerçekleştirdik. Birbirinden farklı icracılardan 25 adet Barak türkülerine www.barakturkuleri.com adresinden ulaşılabileceği gibi kitabın arka kapağına eklediğimiz QR kod aracılığı ile de siteye erişim sağlamak mümkündür.
Baraklar çok geniş bir sahada yaşamaktadırlar. Bugün Gaziantep civarında Barak Ovası ve Barakeli olarak da bilinen bölgede bulunmaktadırlar. Bu bölge Güneydoğu Anadolu bölgesinde Kilis’in güneydoğusundan, Gaziantep’in Oğuzeli ilçesinin güneyinden ve Nizip ilçesinin kuzeydoğusunda bulunan Belkıs köyünden başlayarak doğuda Fırat nehri kıyısına ve güneyde Suriye sınırına kadar uzanan oldukça geniş bir alanı içine almaktadır. Yaşadıkları geniş sahada Baraklar, Türk kültürünün yerleşmesini ve kökleşmesini sağlamışlardır. Bu özelliklerine ithafen yazarın ifadesi ile Baraklar, “Türklüğün özü ile İslam’ın özünü Özemeç haline dönüştüren farklı, ilginç bir Türk topluluğudur”. Ayrıca eski Türk inancını halen taşımakta olan Baraklara masallarda adı geçen yasaklı ve gizemli “Türklerin kırkıncı odası” demek de yerinde olur.”
Gaziantep Yöresinde Barak Boyu kitabı Barak Adı ve Barakların Kökeni, Barak Oymakları ve Barak Kültüründen Örnekler başlığında üç bölümden oluşmaktadır. Yazılı ve sözel kaynakların izlerinin sürüldüğü kitap uzun araştırmaların sonucunda vücuda getirilmiştir. 142 sayfadan oluşan kitap, Horasan’dan göç ederek Anadolu’nun çeşitli bölgelerine göç eden Barakların tarihi süreç içerisinde Gaziantep’teki kültürel durumlarını, kökenlerini ve yaşadıkları bölgeleri ele almaktadır. Gaziantep Yöresinde Barak Boyu kitabında arşiv kaynakları ve sahadan elde edilen sözlü kaynaklar kullanılarak konu etraflıca ele alınmıştır.