Toplumların varlığı, birliğidir. Bütün toplum metafizikleri, bu birliğin nasıl tahakkuk ettiği ve nasıl muhafaza edilerek sürdürüldüğü ve aynı zamanda ne zaman ve nasıl dağıldığı sorularına makul cevap arayışlarından ibarettir. Dolayısıyla ideal bir toplum ile alakalı bir yaklaşım değildir; bilakis mevcudun tahakkuku ve keyfiyetini kendisine konu edinir. Toplumsal bilimler mevcut bir toplumu araştırırken toplum metafiziği (sosyal ontoloji) toplumu alelıtlak, bütün içeriklerden sarf-ı nazarla ele alır, toplumsal mevcudiyeti tümel cihetten araştırma mevzusu hâline getirir. Burada ortaya çıkan modeller, toplumsal araştırmalarda, bu araştırmala
Tükendi
Gelince Haber VerToplumların varlığı, birliğidir. Bütün toplum metafizikleri, bu birliğin nasıl tahakkuk ettiği ve nasıl muhafaza edilerek sürdürüldüğü ve aynı zamanda ne zaman ve nasıl dağıldığı sorularına makul cevap arayışlarından ibarettir. Dolayısıyla ideal bir toplum ile alakalı bir yaklaşım değildir; bilakis mevcudun tahakkuku ve keyfiyetini kendisine konu edinir. Toplumsal bilimler mevcut bir toplumu araştırırken toplum metafiziği (sosyal ontoloji) toplumu alelıtlak, bütün içeriklerden sarf-ı nazarla ele alır, toplumsal mevcudiyeti tümel cihetten araştırma mevzusu hâline getirir. Burada ortaya çıkan modeller, toplumsal araştırmalarda, bu araştırmalara hareket noktası ve temel mevzuları yanında, meselelerini de ifade ederken yol gösterir. Toplum metafiziği sadece geçmişte değil bugün de toplumların varlık ilkeleri ile varoluş düzenleri arasındaki irtibatı keşfetme gayretini ifade eder. Dolayısı ile bugün bizim bulunuş şartlarımızla yüzleşmek ve onunla eleştirel bir irtibat kurmak için iyinin ve kötünün ötesinden bakan bir toplum metafiziği ile mevcudu bahis mevzuu yapmak kaçınılmazdır.