Gönlümdeki Güz’de yer alan öykülerinde Feridun Andaç okuru yepyeni duygu yolculuklarına çıkarıyor. Bir yere, bir zamana, bir düşe dönük bakışında ânların, durumların insan öykülerine sinen gerçekliklerini yansıtıyor. “Yeni söz”ün ardında bir anlatıcının öyküdeki bakışını, anlatım biçimini öne çıkaran metinlerin dokusunda yer alan yaşanmışlık duygusu zaman tanıklıklarını da içeriyor. Öykünün zamanından sözün ve sesin duygu zamanlarına dönük bellek yolculuklarına &c
Tükendi
Gelince Haber VerGönlümdeki Güz’de yer alan öykülerinde Feridun Andaç okuru yepyeni duygu yolculuklarına çıkarıyor. Bir yere, bir zamana, bir düşe dönük bakışında ânların, durumların insan öykülerine sinen gerçekliklerini yansıtıyor. “Yeni söz”ün ardında bir anlatıcının öyküdeki bakışını, anlatım biçimini öne çıkaran metinlerin dokusunda yer alan yaşanmışlık duygusu zaman tanıklıklarını da içeriyor. Öykünün zamanından sözün ve sesin duygu zamanlarına dönük bellek yolculuklarına çıkarıyor okurunu Feridun Andaç.
“Özcesi şu; öykü her ân, her yerde karşınıza çıkar, siz de o ânın imgesi/ duygu tınısı ve düşünce iksiriyle oturur yazarsınız. Öykü yazmak, bence, ‘özel’ bir durum gerektirmeyen anlatıdır. Denemeye, şiire yakın durması da bundandır. Her ân her yerde karşınıza çıkabilecek gerçeklik duygusuyla size kendini gösterir.”
Feridun Andaç