“Kendini sıfırdan yaratan kişinin ayak basacağı sağlam bir zemin yoktur.”
Sahnede geçirdiği bir özgüven krizinin ardından annesinden miras kalan çocukluk evine saklanan yılların aktörü Alexander Cleave, uzaklaşmak istediği hayatı üzerine düşüncelere dalmışken geçmişten, günden ve gelecekten ziyaretlerle karşılaşmaktadır. Yaşayanlarla hayaletlerin, hatıralarla önsezilerin birbirinden ayırt edilemediği bu ziyaretlerin yarattığı yumaktan çıkmaya çalışırken, hiç beklemediği etkileri olan bir güneş tutulması yaşayacaktır.
Deniz romanıyla 2005’te Booker Ödülü
Tükendi
Gelince Haber Ver“Kendini sıfırdan yaratan kişinin ayak basacağı sağlam bir zemin yoktur.”
Sahnede geçirdiği bir özgüven krizinin ardından annesinden miras kalan çocukluk evine saklanan yılların aktörü Alexander Cleave, uzaklaşmak istediği hayatı üzerine düşüncelere dalmışken geçmişten, günden ve gelecekten ziyaretlerle karşılaşmaktadır. Yaşayanlarla hayaletlerin, hatıralarla önsezilerin birbirinden ayırt edilemediği bu ziyaretlerin yarattığı yumaktan çıkmaya çalışırken, hiç beklemediği etkileri olan bir güneş tutulması yaşayacaktır.
Deniz romanıyla 2005’te Booker Ödülü alan John Banville’den, Sır ve Ölmüş Yıldızların Işığında’yla tamamlanacak bir üçlemenin ilk adımı Güneş Tutulması. Arzuların akla etkisini, hayatın hatıralara dönüşmesini, geçmişin gelecek üzerindeki gölgesini ve kaderin sahnedekilerin iplerini nasıl çekiştirdiğini gösteriyor.
“Nabokov gibi, Banville de gündelik gerçekliğin canlı estetik zevklerini en tatmin edici yollardan yakalıyor.”
— The New York Times Book Review