1960 yılı. Dünya kültürel, siyasi, cinsel ve sanatsal devrimin kıyılarında dolaşıyor. Bu sırada Yunanistan’ın Hydra Adası’nda ise bambaşka bir dünya kuruluyor. Yazar Charmian Clift ile George Johnston’ın, namı diğer bohemin sıkıntılı kralı ve kraliçesinin gayri resmi liderliğinde hayatlarına devam eden şairler, ressamlar ve müzisyenlerden oluşan bir topluluk, hayal kurmaktan da hayallerini yaşamak için çabalamaktan da vazgeçmiyor. Bu uyumsuz sanatçı çemberinin tam ortasında ise üç kişilik bir üçgen şekilleniyor: karizmatik olduğu kadar esrarengiz yazar Axel Jensen, onun cazibeli karısı Marianne Ihlen ve Kanadalı acemi şair Leonard
Tükendi
Gelince Haber Ver1960 yılı. Dünya kültürel, siyasi, cinsel ve sanatsal devrimin kıyılarında dolaşıyor. Bu sırada Yunanistan’ın Hydra Adası’nda ise bambaşka bir dünya kuruluyor. Yazar Charmian Clift ile George Johnston’ın, namı diğer bohemin sıkıntılı kralı ve kraliçesinin gayri resmi liderliğinde hayatlarına devam eden şairler, ressamlar ve müzisyenlerden oluşan bir topluluk, hayal kurmaktan da hayallerini yaşamak için çabalamaktan da vazgeçmiyor. Bu uyumsuz sanatçı çemberinin tam ortasında ise üç kişilik bir üçgen şekilleniyor: karizmatik olduğu kadar esrarengiz yazar Axel Jensen, onun cazibeli karısı Marianne Ihlen ve Kanadalı acemi şair Leonard Cohen.
Yakın zaman önce annesini kaybeden on sekiz yaşındaki Erica, hem annesinin yaşamına dair gizemleri çözmek hem de acısından ve babasından kaçıp kafasını dağıtmak arzusuyla yanına aldığı bir tomar defterle Londra’dan çıktığı yolun sonunda kendisini bu grubunun ortasında buluveriyor. Gelir gelmez de bu sanatçıların arasında her şeyin sınandığı bir ütopyaya dahil oluveriyor; sanatın, ilişkilerin ve hatta kendi masumiyetinin de sınandığı...
Hayalperestler Tiyatrosu, saflıkla acımasızlığın, kaosla ütopyanın, sanatçıyla ilham perisinin arasındaki güzelliğin olduğu kadar kadınla erkek arasındaki çatışmaların da muazzam güç gösterisini sunuyor bize. Yunanistan’ın yaz sıcağının ateşiyle hararetlenen roman Guardian’a göre hem “muazzam bir kaçış romanı” hem de “yaza damgasını vuracak çok sağlam bir hikâye”.
“Olağanüstü ve sürükleyici... Şu an bir Yunan adasına gidip orada kaybolmayı diliyorsanız size hiç düşünmeden bu kitabı öneririm.”
Jojo Moyes, Senden Önce Ben kitabının yazarı
“Bu muhteşem, ışık saçan hikâyede kusursuz geçen bir yazın gölgesinde kalacaksınız: Polly Samson’ın şiirsel dili sizi unutulmaz bir güneş ışığının ve gölgesinin altında bırakıyor, hem karşı konulmaz hem de bir o kadar derin bir anlatı.” Amy Bloom, White Houses romanının yazarı
POLLY SAMSON: Polly Samson’ın son romanı Hayalperestler Tiyatrosu, Sunday Times’ın çok satanlar listesinde ikinci sıraya yükseldi ve The Times, Sunday Times, The Telegraph, The Daily Mail ve Spectator tarafından yılın kitabı seçildi.
İlk romanı, Out of the Picture [Olan Bitenden Habersiz], Author’s Club Ödülü için kısa listeye girdi ve ilk koleksiyonu Lying in Bed [Yatakta Uzanırken] dahil olmak üzere birçok hikâyesi Radyo 4’te okundu. İkinci bir kısa öykü koleksiyonu olan Perfect Lives [Kusursuz Hayatlar], BBC Book at Bedtime ve Sunday Times, The Observer, Metro, The Spectator, The Telegraph ve Evening Standard’da Yılın Kitabı seçildi. İkinci romanı The Kindness [Nezaket], diğerlerinin yanı sıra, hem The Times hem de The Observer tarafından yılın kitabı seçildi.
Daphne du Maurier’in öykü koleksiyonu The Doll [Oyuncak Bebek] da dahil olmak üzere önsözler yazdı ve Costa Roman Ödülü ve Yılın Kitabı için jüri üyesi oldu. Samson, Pink Floyd’un The Division Bell ve David Gilmour’un On An Island albümleri de dahil olmak üzere bir numaralı dört albümde sözleri yer alan bir söz yazarıdır. İki yıl boyunca The Sunday Times’ta köşe yazarlığı, gazetecilik yaptı ve yayıncılık sektöründe çalıştı. Bu yıl Charmian Clift’in anılarından oluşan Peel Me A Lotus [Bana Bir Nilüfer Soy] ve Mermaid Singing [Şarkı Söyleyen Deniz Kızı] yeni baskılarının ve Margarita Liberaki’nin Yunan edebiyatı klasiği Three Summers için [Üç Yaz] önsöz yazdı. Polly Samson 2018’de Kraliyet Edebiyat Cemiyeti üyesi olmaya hak kazandı.