“Hardy’nin en güçlü olduğu anlar, hem görüp hem hissettiği, neredeyse tekinsiz algısını kullanarak eşyalara, hayvanlara ve insanlara animist bir beceriyle nüfuz ettiği ve onların hayatlarını yaşadığı anlardır.” JAMES WOOD
19. yüzyılın en önemli romancılarından biri kabul edilen Thomas Hardy’nin kısa öykülerinden oluşan bu seçki, yüzyıl sonu burjuva hayatının kısıtlamaları ve onu dikte eden toplumsal normlar gibi, yazarın romanlarında da ele aldığı temaları bir araya getiriyor. Modern evliliğin açmazlarını, zaaflarımızın aile ve toplum hayatını nasıl etkilediğini, kısacası tutkuları, hırsları ve hayalkırıklıklarıyla insanlık hal
Tükendi
Gelince Haber Ver“Hardy’nin en güçlü olduğu anlar, hem görüp hem hissettiği, neredeyse tekinsiz algısını kullanarak eşyalara, hayvanlara ve insanlara animist bir beceriyle nüfuz ettiği ve onların hayatlarını yaşadığı anlardır.” JAMES WOOD
19. yüzyılın en önemli romancılarından biri kabul edilen Thomas Hardy’nin kısa öykülerinden oluşan bu seçki, yüzyıl sonu burjuva hayatının kısıtlamaları ve onu dikte eden toplumsal normlar gibi, yazarın romanlarında da ele aldığı temaları bir araya getiriyor. Modern evliliğin açmazlarını, zaaflarımızın aile ve toplum hayatını nasıl etkilediğini, kısacası tutkuları, hırsları ve hayalkırıklıklarıyla insanlık hallerini yansıtan öykülerin ortak noktaları, eşsiz bir ironi duygusu, güçlü bir görsellik ve ilginç karakterlere sahip olmaları.
Zaman zaman komik, zaman zamansa trajik olan Hayatın Küçük Cilveleri, Hardy’nin tüm eserlerine nüfuz eden usta işi kara mizah ve hicvi yansıtırken, yazarın masalsı olandan tavizsiz gerçekçiliğe uzanan zengin üslubunun da önemli bir örneğini teşkil ediyor.
“Hayatın bize dayattığı havasızlıktan ve bayağılıktan kurtuluruz. Hayalgücümüz adeta genişlemiş ve açılmıştır; mizah duygumuz beslenmiştir; dünyanın güzelliklerinden sarhoş olmuşuzdur.
Ayrıca en üzgün olduğu zamanlarda bile ağırbaşlı ve başı dik olmuş ve asla, en öfkeli olduğu anda bile insanların çektiği eziyete duyduğu derin acıma duygusunu kaybetmemiş, hüzünlü ve düşünceli bir ruhun gölgesinde gezinmişizdir. Dolayısıyla Hardy’nin bize verdiği, belirli bir zaman ya da yerin nasıl olduğuna dair bir kayıt değildir. Kuvvetli bir hayalgücünün, derin ve şiirsel bir dehanın, kibar ve insancıl bir ruhun gözlerinden görüldüğü haliyle dünyanın ve insanlık durumunun anlatısıdır.”
VIRGINIA WOOLF