Şu¨phesiz her biri estetiğin ve bilgeliğin sessiz temsilcileri olan hayvanları göz ardı ederek yaşamak, doğanın en bu¨yu¨k mucizelerini kaçırmak olurdu. Atların asaletinden bu¨lbu¨llerin mu¨zikal sesine, kaplanların gu¨cu¨nden karıncaların mimarlığına; kaplumbağaların telaşsızlığından kargaların karanlık zekâsına, kelebeklerin estetiğinden kedilerin kibirli özgu¨rlu¨klerine... Hepsi birer mecaz, birer sembol; doğada ve insan yaşamında birbirine geçmiş anlamların yansıması; Shakespeare’den Kafka’ya, Borges’ten Neruda’ya, Homeros’tan Dede Korkut’a kadar birçok anıt ismin kapıldığı bitimsiz bir bu¨yu¨ bu.
İmgeleriyle sanat tarihine kaz
Tükendi
Gelince Haber VerŞüphesiz her biri estetiğin ve bilgeliğin sessiz temsilcileri olan hayvanları göz ardı ederek yaşamak, doğanın en büyük mucizelerini kaçırmak olurdu. Atların asaletinden bülbüllerin müzikal sesine, kaplanların gücünden karıncaların mimarlığına; kaplumbağaların telaşsızlığından kargaların karanlık zekâsına, kelebeklerin estetiğinden kedilerin kibirli özgürlüklerine... Hepsi birer mecaz, birer sembol; doğada ve insan yaşamında birbirine geçmiş anlamların yansıması; Shakespeare’den Kafka’ya, Borges’ten Neruda’ya, Homeros’tan Dede Korkut’a kadar birçok anıt ismin kapıldığı bitimsiz bir büyü bu.
İmgeleriyle sanat tarihine kazınmış 33 hayvanın rehberliğinde, insan ile doğa arasında kurulmuş en estetik ilişkilerden birine tanıklık eden bu kitap, sıradan bakışlarla yetinmeyen, derinlemesine keşiflere açık, farklılığa meyyal okurlar için yazıldı. Güven Adıgüzel, hayvanların doğal dünyasındaki anlamlarıyla edebiyattaki temsilleri arasındaki bağları keşfederek, yazarların hangi hayvanları, nasıl bir izlenimle metinlerinde ölümsüzleştirdiklerini gösteriyor okura. “Başka Fabllar Divanı”, hayvanların hem doğadaki güzelliklerine hem de sanattaki ihtişamlarına saygı duruşu niteliğinde. Ve şimdi, o güzellik ve ihtişamı keşfetmeye hazır mısınız?