İstanbul Ümraniye Belediyesi tarafından düzenlenen 14. Uluslararası resim, hikâye ve şiir yarışmasında şiir dalında ödüllü, Gümüşhaneli eğitimci-şair ve yazar İsmail Hayal yeni kitabı “Heybemdeki Öyküler” ile sizlerle.
Gümüşhane’nin kütüphanesine değerli eserleri kazandırmaya devam eden
İsmail Hayal’in on sekizinci eseri “Heybemdeki Öyküler” şiirsel (beyit)
anlatımıyla yüreğimizin bamteline dokunan, yol gösteren bir güzel eser olarak karşımıza çıkmış, kütüphanelerimizdeki yerini almaya aday olmuştur. Son dönemlerde bizi biz yapan değerlerden o kadar koptuk ve uzaklaştı
Tükendi
Gelince Haber Verİstanbul Ümraniye Belediyesi tarafından düzenlenen 14. Uluslararası resim, hikâye ve şiir yarışmasında şiir dalında ödüllü, Gümüşhaneli eğitimci-şair ve yazar İsmail Hayal yeni kitabı “Heybemdeki Öyküler” ile sizlerle.
Gümüşhane’nin kütüphanesine değerli eserleri kazandırmaya devam eden
İsmail Hayal’in on sekizinci eseri “Heybemdeki Öyküler” şiirsel (beyit)
anlatımıyla yüreğimizin bamteline dokunan, yol gösteren bir güzel eser olarak karşımıza çıkmış, kütüphanelerimizdeki yerini almaya aday olmuştur. Son dönemlerde bizi biz yapan değerlerden o kadar koptuk ve uzaklaştık
ki İsmail Hayal bu eksiklikleri görerek ve de bir bir kaleme alarak
adeta kanayan yaraya neşter vurmaktadır. Diğer eserlerinden farklı olarak hayatımıza dokunan ibretlik hikâyeleri beyit şeklinde kaleme almış ve unutulan değerlerimize vurgu yapmıştır. Eğitimci kişiliğinin yanında etno-kültürel değerlere de eserlerinde yer
vererek yeni bir eser daha kazandırmıştır. İnsanlara değer verirken bu isimlerin tarihe de iz bırakmasına vesile olan yazar İsmail HAYAL ayriyeten incelenip kaleme alınması gereken bir değerdir. Duygu ve duygular evrensel dildir ve onurlandırılmalıdır.
Biz kimseyi yarı yolda bırakmadık.
Herkes menfaatinin bittiği durakta indi...
Eşekli Kütüphaneci
Kırklı yıllar ülke perişan halde,
Köyler perişandı besbeter belde.
Anadolu yorgun geride kalmış,
Savaştan çıkanlar işine dalmış.
Yeniden imarı gerek vatanın,
Gayesi bu idi şehit atamın.
Kadını erkeği her biri kolda,
Bir adam çıkmıştı âşık bu yolda.
Ürgüplü Mustafa kitaba aşık,
Bilirdi kitaplar irfana beşik.
Kitaplık memuru kendi halinde,
Ömrünü vakfetti ilmin yolunda.
Depoda eski kitapları almış,
Raflara dizerek hayale dalmış.
Bir eşek almıştı ilk maaş ile
İki yanda dolap doldurdu bile.
Yüksel`di eşeğin o koydu adın,
Bu yolda birlikte attılar adım.
Otuz altı köye taşıdı durdu,
Kendine böylece bir dünya kurdu.
Yollara düşerdi çocuklar şendi,
Onlar okudukça her yer gülşendi.