Şeyhülislâm Mustafa Sabri Efendi, Osmanlı’nın son döneminde yaşamış en önemli isimler arasındadır. Bir ilim ve fikir adamı oluşunun yanı sıra siyasi hayata da atılmış; bu minvalde mebusluk, Darü’l Hikmet-i İslâmiye üyeliği, Şeyhülislâmlık, sadrazam vekilliği gibi görevlerde bulunmuştur.
Osmanlı’nın sonunu gören bu ünlü isim, yeni Türk devletinin, yurdundan uzak yaşamaya mahkum ettiği isimler arasında yer almaktadır. Nitekim Mustafa Sabri Efendi, hilafetin sona erişini yurtdışında gözlemiştir. Ona göre, Osmanlı’nın yıkılışından daha feci olan hilafetin kaldırılışıdır. İslam toplumunu birbirine bağlayan bu
Tükendi
Gelince Haber VerŞeyhülislâm Mustafa Sabri Efendi, Osmanlı’nın son döneminde yaşamış en önemli isimler arasındadır. Bir ilim ve fikir adamı oluşunun yanı sıra siyasi hayata da atılmış; bu minvalde mebusluk, Darü’l Hikmet-i İslâmiye üyeliği, Şeyhülislâmlık, sadrazam vekilliği gibi görevlerde bulunmuştur.
Osmanlı’nın sonunu gören bu ünlü isim, yeni Türk devletinin, yurdundan uzak yaşamaya mahkum ettiği isimler arasında yer almaktadır. Nitekim Mustafa Sabri Efendi, hilafetin sona erişini yurtdışında gözlemiştir. Ona göre, Osmanlı’nın yıkılışından daha feci olan hilafetin kaldırılışıdır. İslam toplumunu birbirine bağlayan bu çok önemli halkanın kopması, tek bir ümmetin milli-devlet adacıklarına dönüşmesi demektir aynı zamanda.
Elinizdeki kitap, Şeyhülislâm Mustafa Sabri Efendi’nin bu öngörü içinde yaptığı hilâfet savunmasını sergiliyor. Kimi zaman sert kimi zaman hüzünlü bir üsluba bürünen bu savunma, ayrıca “resmî yakın tarih”e dair ciddi sorular da getiriyor.