Türk modernleşmesi; devletin dayandığı *dünya görüşünün* değişimine tanıklık eden; iç ve dış etkilerle oluşan *koruma-değişme-yenilenme* modelinin askerî, siyasî, idarî ve kültürel alanlara kadar uzanan bütüncül iradeye eşlik ettiği *zorluklarla dolu* bir süreçtir. Bu araş- tırma; böyle sancılı bir süreç olan *Türk modernleşmesi* döneminde toplumsal düzlemde karşılaşılan, geleneksel çevre ile yenilik taraftarları arasındaki çatışmanın *hadis* özel ala- nına yansımalarının bir tesbitidir. *İktidar-din* ve *iktidar-yorum* ilişkisinin *hadis* merkezli örneğini göstermeye yönelik bir girişim olan bu çalışma; toplumsal şartların, hadis okumala- rını nesnellikten öznelliğe doğru nasıl evrilttiğinin bir modelini oluşturmaktadır. Genelde dinî öğ
Tükendi
Gelince Haber VerTürk modernleşmesi; devletin dayandığı “dünya görüşünün” değişimine tanıklık eden; iç ve dış etkilerle oluşan “koruma-değişme-yenilenme” modelinin askerî, siyasî, idarî ve kültürel alanlara kadar uzanan bütüncül iradeye eşlik ettiği “zorluklarla dolu” bir süreçtir. Bu araş- tırma; böyle sancılı bir süreç olan “Türk modernleşmesi” döneminde toplumsal düzlemde karşılaşılan, geleneksel çevre ile yenilik taraftarları arasındaki çatışmanın “hadis” özel ala- nına yansımalarının bir tesbitidir. “İktidar-din” ve “iktidar-yorum” ilişkisinin “hadis” merkezli örneğini göstermeye yönelik bir girişim olan bu çalışma; toplumsal şartların, hadis okumala- rını nesnellikten öznelliğe doğru nasıl evrilttiğinin bir modelini oluşturmaktadır. Genelde dinî öğeleri ve özelde de hadisleri bir “araç” olarak kullanmak ya da bazı hususlara meşrûiyet kaynağı sağlamak yeni bir olgu değilidir. Toplumsal birtakım sorunların yaşandığı hemen her “kırılma” döneminde hadislere bu anlamda bir başvuru kaynağı olarak müracaat edilmiştir.
İşte Kadir Gürler de “İktidar-Din İlişkisi” isimli bu eseriyle, yakın tarihimizin “zorluklarla dolu sancılı” bir sürecinin bir de bu gözle okunmasına katkıda bulunmuştur.