““Özgürlük mü?” dedi. “İnsana özgürlük veren şeyin ne olduğunu biliyor musun?” “Nedir?” “İrade. Bizzat insanın kendi iradesi… İradenin vereceği iktidar özgürlükten üstündür. İstemesini bil. Hem hür olursun, hem hükmedersin.”
“Alabileceğin kadarını al! Ama kendini başkalarının eline verme! Hayatın esası kendi kendinin olmaktır...”
“Kalp tekrar yanar, tekrar sever, sevmemek elde değil ki!”
“Ateşin pervaneyi çektiği gibi çekiyordu beni... Sevilmediğimi bilmek, hele bunu kendi kendime açıklamak pek acı geliyordu, yine de o yakıcı ateş
Tükendi
Gelince Haber Ver““Özgürlük mü?” dedi. “İnsana özgürlük veren şeyin ne olduğunu biliyor musun?” “Nedir?” “İrade. Bizzat insanın kendi iradesi… İradenin vereceği iktidar özgürlükten üstündür. İstemesini bil. Hem hür olursun, hem hükmedersin.”
“Alabileceğin kadarını al! Ama kendini başkalarının eline verme! Hayatın esası kendi kendinin olmaktır...”
“Kalp tekrar yanar, tekrar sever, sevmemek elde değil ki!”
“Ateşin pervaneyi çektiği gibi çekiyordu beni... Sevilmediğimi bilmek, hele bunu kendi kendime açıklamak pek acı geliyordu, yine de o yakıcı ateşin çevresinde dönmeye devam ediyordum.”
“Kaderden dileyecek bir şeyim yoktu artık, gerekirse seve seve ölebilirdim o anlarda.”
Romana felsefi ve bireyi öne çıkaran bir boyut getiren İvan Sergeyeviç Turgenyev’in İlk Aşk’ını okurken dönemin Rusya’sındaki toplumsal yapıya, sınıf ve kuşak çatışmasına şahitlik edeceksiniz.