Bu çalışmanın dayandığı ana fikir, kelâm ekollerinden her birinin bir zihniyet yapısı olduğudur. Bu zihniyet yapılarından her birinin kendine özgü temel varsayımları bulunmaktadır. Öyle ki diğer ekollerle uyum ve yakınlaşma davranışı sergilerken bile özgün zihniyet yapısını terk etmemektedir. Çalışmanın kapsamı, iki büyük Sünnî kelâm ekolü olan Mâtürîdîlik ve Eş‘arîlik ile Sünnîlik içindeki konumu hâlâ güncel bir tartışma konusu olan Selefîliktir. Dile getirilen sırada bu ekoller ele alınmış, temel görüşleri ve ilkeleri ortaya konulmuştur. Ancak diğer ekollerle olan ilişkileri
Tükendi
Gelince Haber VerBu çalışmanın dayandığı ana fikir, kelâm ekollerinden her birinin bir zihniyet yapısı olduğudur. Bu zihniyet yapılarından her birinin kendine özgü temel varsayımları bulunmaktadır. Öyle ki diğer ekollerle uyum ve yakınlaşma davranışı sergilerken bile özgün zihniyet yapısını terk etmemektedir. Çalışmanın kapsamı, iki büyük Sünnî kelâm ekolü olan Mâtürîdîlik ve Eş‘arîlik ile Sünnîlik içindeki konumu hâlâ güncel bir tartışma konusu olan Selefîliktir. Dile getirilen sırada bu ekoller ele alınmış, temel görüşleri ve ilkeleri ortaya konulmuştur. Ancak diğer ekollerle olan ilişkileri de karşılaştırmalı olarak analiz edilmiştir. Bu ekoller, klasik dönemden modern zamanlara uzanan süreçte, teolojik zihniyetler olarak farklı birer bilinç inşâ etmeyi başarmış olup, halen Sünnî kimliği sahiplenme mücadelesi vermektedirler. Yaşanan basit anlamda bir mezhep arası ya da mezhep-içi rekabet değildir. Daha geniş ölçekte kültür ve zihniyetler arası gerilimin yansımalarıdır. Esasen bu çalışma, Sünnî paradigma içinde yaşanan krize çözüm üretme niyetiyle kaleme alınmıştır.