İslam Medeniyeti dünyadaki hakim medeniyetler içerisinde köklü bir geçmişe sahip olup günümüzde de etkin ve yaygın bir medeniyettir. İslam dininin Kur’an-ı Kerim’de belirlenen ilkeleri ve Hz. Muhammed(sas)’in bizzat uygulamalarıyla ortaya koyduğu tecrübe üzerinde kurulan İslam medeniyeti, medeniyetin temel kurucu unsuru olan insanı ahsen-i takvim / mükemmellik mertebesine ulaştırma idealindedir. İslâm’ın bütün öğretilerine / emir ve yasaklarına dönemsel uygulamalar vs. demeden hayatında yer verip yaşatan her müslüman, söz konusu idealle Hz.Peygamber gibi insanlığa huzur, refah ve saadet yayacaktır. İşte asıl medeniyet ve medenileşme budur. Dolayısıyla özünü İslam’ın temel kaynakları Kur’an ve Sünnetten alan müslüman fert ve toplumların,
Tükendi
Gelince Haber Verİslam Medeniyeti dünyadaki hakim medeniyetler içerisinde köklü bir geçmişe sahip olup günümüzde de etkin ve yaygın bir medeniyettir. İslam dininin Kur’an-ı Kerim’de belirlenen ilkeleri ve Hz. Muhammed(sas)’in bizzat uygulamalarıyla ortaya koyduğu tecrübe üzerinde kurulan İslam medeniyeti, medeniyetin temel kurucu unsuru olan insanı ahsen-i takvim / mükemmellik mertebesine ulaştırma idealindedir. İslâm’ın bütün öğretilerine / emir ve yasaklarına dönemsel uygulamalar vs. demeden hayatında yer verip yaşatan her müslüman, söz konusu idealle Hz.Peygamber gibi insanlığa huzur, refah ve saadet yayacaktır. İşte asıl medeniyet ve medenileşme budur. Dolayısıyla özünü İslam’ın temel kaynakları Kur’an ve Sünnetten alan müslüman fert ve toplumların, İslam’ı temsilleriyle ortaya koydukları bir İslam medeniyetinden bahsediyoruz. Bu medeniyet ki, hayatın bütün alanlarına yönelik her bir üretimini sünnetullah gereği yalnız müslümanlara sunmamış, tüm insanlığa takdim etmiştir.
Elinizdeki kitap, Hz. Peygamber döneminden itibaren müslümanların çeşitli coğrafyalarda İslam dinini temsilleri üzerinden ürettikleri medeniyetin bir tarihçesini içermekle birlikte, daha çok farklı medeniyetlerle olan etkileşimler, özgün üretimler ve son yüzyıllarda artan karalayıcı algı yönetimleri ile özellikle çatıştırmaya yönelik tezler karşısında, İslam medeniyetinin geleceğine ilişkin perspektifler de ortaya koymaya çalışmaktadır.