Musa Carullah Bigiyef’in (1875-1949) İslam Milletlerine: Dinî, Edebî, İçtimaî, Siyasî Meseleler - Tedbirler Hakkında adlı eseri onun 16-28 Eylül 1920 tarihleri arasında Ufa’da düzenlenen Rusya Müslümanlarının kurultayında sunduğu tebliği içermektedir.
Musa Carullah bu eserinde Rusya’da 1917’de gerçekleştirilen Bolşevik Devrimi’ni ve bu devrimin fikir babası olarak kabul edilen Karl Marks’ın komünist ideolojisini tenkit etmiş ve günümüzde mevcut olan toplumsal ve ekonomik sorunların çözüm yolunun Marks’ın ileri sürdüğü insanları mülkiyet haklarından mahrum eden komüni
Tükendi
Gelince Haber VerMusa Carullah Bigiyef’in (1875-1949) İslam Milletlerine: Dinî, Edebî, İçtimaî, Siyasî Meseleler - Tedbirler Hakkında adlı eseri onun 16-28 Eylül 1920 tarihleri arasında Ufa’da düzenlenen Rusya Müslümanlarının kurultayında sunduğu tebliği içermektedir.
Musa Carullah bu eserinde Rusya’da 1917’de gerçekleştirilen Bolşevik Devrimi’ni ve bu devrimin fikir babası olarak kabul edilen Karl Marks’ın komünist ideolojisini tenkit etmiş ve günümüzde mevcut olan toplumsal ve ekonomik sorunların çözüm yolunun Marks’ın ileri sürdüğü insanları mülkiyet haklarından mahrum eden komünist sistem değil, İslam kaynaklarının ortaya koyduğu iktisadî ve ekonomik ilke ve esaslar olduğunu savunmuştur.
Musa Carullah İslam’ın Elifbâsı olarak nitelendirdiği bu eserinde özel olarak Rusya Müslümanlarının, genel olarak da bütün dünya Müslümanlarının dinî, siyasî, toplumsal, kültürel ve ekonomik problemlerinin çözümü için alınabilecek tedbir ve önerileri dile getirmiştir. Bu çerçevede o Rusya Müslümanlarının tek millet olduğunu, onların hayatın her alanında İslamî esaslara göre hareket etme haklarının tanınması gerektiğini, İslam’ın hayatın her alanına yönelik öğretilerinin bulunduğunu, İslam düşüncesinde madde ve mana âleminin birlikte telakki edildiğini, ümmetin şeriatın kaynaklarını koruduğunu ve ehil olanlara içtihat etme hakkının verilmesi gerektiğini belirtmiş; kitapta ele aldığı konuları ve önerilerini bir yasa taslağı formunda dile getirmiştir.Musa Carullah’ın bu görüşleri günümüz İslam düşüncesi ve kültürü alanlarında yeni birtakım fikir ve yaklaşımların doğmasına vesile olursa, kendimizi bahtiyar sayarız.