Dünyanın önemli bir stratejik konumunda oturan, dünya enerji kaynaklarının büyük çoğunluğuna sahip olan Müslüman toplumlar bugün siyasi, askeri, ekonomik, teknolojik ve bilimsel alanların hiçbirinde etken, güçlü bir konumda değildirler. Büyük çoğunluğu küresel egemenlerin etki alanı içerisindedir. İşin en acı yanı, dini anlayış farklılıklarını ve mezhep ayrılıklarını kendi çıkarlarına alet eden iç çatışmalarla ve bu savaşlar yüzünden her gün kan dökülen bir Müslüman coğrafyasıyla karşı karşıyayız.
Medeniyetlerin yükseliş ve düşüşleriyle, maddi ve manevi değerleri k
Tükendi
Gelince Haber VerDünyanın önemli bir stratejik konumunda oturan, dünya enerji kaynaklarının büyük çoğunluğuna sahip olan Müslüman toplumlar bugün siyasi, askeri, ekonomik, teknolojik ve bilimsel alanların hiçbirinde etken, güçlü bir konumda değildirler. Büyük çoğunluğu küresel egemenlerin etki alanı içerisindedir. İşin en acı yanı, dini anlayış farklılıklarını ve mezhep ayrılıklarını kendi çıkarlarına alet eden iç çatışmalarla ve bu savaşlar yüzünden her gün kan dökülen bir Müslüman coğrafyasıyla karşı karşıyayız.
Medeniyetlerin yükseliş ve düşüşleriyle, maddi ve manevi değerleri koruma arasında doğrudan ilişki vardır. Bu genel doğruyu Müslüman toplumlar ve İslâm Medeniyeti özeline indirdiğimizde ise karşımıza çıkan sonuç şudur.
“İslâm Medeniyetinin yükseliş ve düşüşlerinde, İslam Medeniyetinin değerlerine bağlılık ile bu değerlerden uzaklaşma veya bu değerlerin yozlaşması/yozlaştırılması arasında mutlak ilişki vardır. Bu ilişkiyi dikkate almayan değerlendirmeler eksik, hatta hatalıdır. ”
Bu kitap çalışması da bu genel tespite katkı amaçlı hazırlanmıştır.