İsmail Lütfi Simavî, Osmanlı’nın sona yaklaştığı bir zaman diliminde devletin zirve makamlarında görev yapan bir ailenin, hariciyeden yetişme, kendisi de önemli temsil noktalarında fiilen vazife görmüş bir üyesidir. Kalem erbâbı bir devlet adamıdır. Osmanlı Devleti’nin önemli değişimlere maruz kaldığı İkinci Meşrutiyet Devri ve Birinci Dünya Harbi arifesinde kaleme aldığı ‘Teşrîfât ve Âdâb-ı Muâşeret’ isimli eser, ömrünü yurt dışında ve içinde devlete hizmetle geçirmiş bir bürokratın, tecrübelerini ve düşüncelerini ülkesi ve milleti ile paylaşma &ccedi
Tükendi
Gelince Haber Verİsmail Lütfi Simavî, Osmanlı’nın sona yaklaştığı bir zaman diliminde devletin zirve makamlarında görev yapan bir ailenin, hariciyeden yetişme, kendisi de önemli temsil noktalarında fiilen vazife görmüş bir üyesidir. Kalem erbâbı bir devlet adamıdır. Osmanlı Devleti’nin önemli değişimlere maruz kaldığı İkinci Meşrutiyet Devri ve Birinci Dünya Harbi arifesinde kaleme aldığı ‘Teşrîfât ve Âdâb-ı Muâşeret’ isimli eser, ömrünü yurt dışında ve içinde devlete hizmetle geçirmiş bir bürokratın, tecrübelerini ve düşüncelerini ülkesi ve milleti ile paylaşma çabasının ürünüdür. Birçok Avrupa başkentinde görev yapmış tecrübeli bir hariciyecinin, yurt dışına resmî görevli veya bir başka sebeple gidecek olan gençler için, yurt içinde de ‘cemiyet hayatının yeni yeni başlaması’ dolayısıyla Osmanlı münevverleri için kaleme aldığı kılavuz bir kitapçıktır. Ağırlıklı olarak Batı’lı uygulamaları esas almakla birlikte, yeri geldikçe millî âdetlere de atıfta bulunmuştur. Bu haliyle kendince bir terkibe ulaşma gayretindedir.