İzmir Radyosu, İzmir Enternasyonal Fuarı’ndaki bir stüdyodan yayın yapan küçük bir radyo olarak kurulmasından başlayarak müzik, eğitim, sanat, spor alanlarında öncü kültür insanlarının seslerini duyurabilecekleri bir çekim merkezi olmuştu.
İzmir Radyosu’nun Küçük Dinleyicilerle Başbaşa, Mandolin Birliği, Ege’den Genç Şairler, Yurttan Sesler, Fasıllar, Radyo Tiyatrosu gibi yapımlarında yer almak, stüdyoda dinleyici olarak bulunmak, hiç olmazsa evde aile sofrasında bu yayınları dinlemek, İzmirliler için kentli olmanın bir parçasıydı.
Radyonun toplumsal gelişim iç
Tükendi
Gelince Haber Verİzmir Radyosu, İzmir Enternasyonal Fuarı’ndaki bir stüdyodan yayın yapan küçük bir radyo olarak kurulmasından başlayarak müzik, eğitim, sanat, spor alanlarında öncü kültür insanlarının seslerini duyurabilecekleri bir çekim merkezi olmuştu.
İzmir Radyosu’nun Küçük Dinleyicilerle Başbaşa, Mandolin Birliği, Ege’den Genç Şairler, Yurttan Sesler, Fasıllar, Radyo Tiyatrosu gibi yapımlarında yer almak, stüdyoda dinleyici olarak bulunmak, hiç olmazsa evde aile sofrasında bu yayınları dinlemek, İzmirliler için kentli olmanın bir parçasıydı.
Radyonun toplumsal gelişim için önemini fark edenlerden biri olan Dr. Nail Türkoğlu, İzmir’de yeni kurulan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde ihtisas yaparken, 1961-1962 yıllarında Bilgi Dünyası adlı bir konuşma programını hazırlayıp sunma görevini üstlendi. İzmir yapımı radyo programlarının bir örneği olan Bilgi Dünyası’nda popüler bilim diliyle, yapay zekânın tıpta kullanımı, uzay çalışmaları, televizyonlu telefonlar, akıllı binalar ve helikopterli hastaneler gibi teknolojik yeniliklerden, ilginç buluşlardan, başarılı insanların ilginç hikâyelerinden söz ediliyordu.
Nurçay Türkoğlu’nun çalışması, bir radyo programının öyküsü çerçevesinde, İzmir Radyosu’nun 1961-1962 yıllarını toplumsal bellekte bir canlandırma girişimi.