Suçumuz, belki de kadın olmaktı… Eş olmak… Yâr olmak… Anne olmaktı belki de! * Aslında ‘Suç’ diye bir şey yoktu ortada. Birbirlerinin tamamlayanı olduklarını bilememek ve de bilmiş olsalar bile hayatlarına katamamak vardı. Kadir kıymet bilememek vardı. Kadın isterse neleri başarabileceğini kabullenememek vardı. * İşte elinizdeki bu eserde yer alan ve her biri gerçek yaşam hikâyesinin sahiplerinin; Telefonla yazdırarak… Yazdıkları günlükleri vererek… Ve yüz yüze anlatımlarıyla, Nebiha Yüksel YÜCEL’İN de bir yaşam öyküsü olan öykül
Tükendi
Gelince Haber VerSuçumuz, belki de kadın olmaktı… Eş olmak… Yâr olmak… Anne olmaktı belki de! * Aslında ‘Suç’ diye bir şey yoktu ortada. Birbirlerinin tamamlayanı olduklarını bilememek ve de bilmiş olsalar bile hayatlarına katamamak vardı. Kadir kıymet bilememek vardı. Kadın isterse neleri başarabileceğini kabullenememek vardı. * İşte elinizdeki bu eserde yer alan ve her biri gerçek yaşam hikâyesinin sahiplerinin; Telefonla yazdırarak… Yazdıkları günlükleri vererek… Ve yüz yüze anlatımlarıyla, Nebiha Yüksel YÜCEL’İN de bir yaşam öyküsü olan öyküleri bir araya getirerek derlediği, daha sonra Yunus ARIKAN’IN editörlüğünü yaptığı, isimleri; ANGELİKA, GÜLCAN, SEVCAN, NURCAN, BİRCAN ve dahasıyla karşınıza çıkan, her biri ana kuzusu evlatlarımızın gerçek yaşam hikâyelerinden oluşan ve bir kadının, isterse neler yapabileceğinin paylaşıldığı bu eseri elinizden bırakamayacak ve bir solukta okuduğunuzda, belki de kendinizi yeniden gözden geçireceksiniz. * Oğullarımız ve kızlarımız, onlar hangi yanımız olurlarsa olsunlar, lütfen yalnız bırakmayalım o yanımızı… lütfen!..