Biliyorum, her şeyden önce olmakla yanmak arasındaki bağı kurmam için
k-ömürün içindeki ömrü bulmam gerekir.
Olmak için milyonlarca yıl bekleyen kömürün bir alevlikömrü vardır.
Ve kömür, bir ömür yanmak için binlerce ömür gömülü kalır.
Görünmekle yanmanın, görmekle u-yanmanın hikâyesidir bu.
‘Kelimelerin Çağrısı’ günlük hayatımızda kullanırken katmanlı anlam dünyasının ve dilimizdeki yolculuğunun farkında olmadığımız kelimeleri tekrar keşfetmemize olanak sağlayan bir eser. “Kök anlamdan gök manaya&rdquo
Tükendi
Gelince Haber VerBiliyorum, her şeyden önce olmakla yanmak arasındaki bağı kurmam için
k-ömürün içindeki ömrü bulmam gerekir.
Olmak için milyonlarca yıl bekleyen kömürün bir alevlikömrü vardır.
Ve kömür, bir ömür yanmak için binlerce ömür gömülü kalır.
Görünmekle yanmanın, görmekle u-yanmanın hikâyesidir bu.
‘Kelimelerin Çağrısı’ günlük hayatımızda kullanırken katmanlı anlam dünyasının ve dilimizdeki yolculuğunun farkında olmadığımız kelimeleri tekrar keşfetmemize olanak sağlayan bir eser. “Kök anlamdan gök manaya” yönelen bu yolculukta, özü bulabilmek için kelimelerin kök ve ekleriyle alışılmadık taze bağlar kuran Sedat Yılmaz, başka görme ve anlama biçimlerine kapı aralıyor. Bu heyecan verici denemelerle, Türkçenin derinliklerinde gömülü olan zenginlikleri, farklı kültürlerle etkileşimini ve nefes alan bir dil olarak varlıkla ilişkisini açımlayan eser, Türkçe ile kendini ifade eden ve dünyayı anlamlandıran herkes için değerli bir okuma deneyimi ve yeni bir perspektif sunuyor.