Savaşın Acımasız Yüzünü Bir Çocuktan Dinleyin. İnanın Canınız Acıyacak…
Ben 1992-95 yılları arasında yer alan Bosna savaşı hakkında yazılmış olan tüm kitapları okumanın şart olduğuna inananlardanım. Neden mi? Savaşa özenen ülkeler veya liderler, 20. yüzyılın en korkunç savaşlarından biri olan bu iç savaşın, bin yıllarca bir arada yaşamış halklardan birinin bir diğerini boğazlamaya karar verişinin ne vahşi, ne gereksiz olduğunu görüp ibret alsınlar diye. Sırp ve Boşnak dillerinde, bu savaşı anlatan pek çok eser olduğuna eminim. Ben bile savaşı ancak uzaktan izleyerek Sevdalinka`yı kaleme alabildimse, Boşnaklar yüzlerce kitap yazmış olmalı bu korku
Tükendi
Gelince Haber VerSavaşın Acımasız Yüzünü Bir Çocuktan Dinleyin. İnanın Canınız Acıyacak…
Ben 1992-95 yılları arasında yer alan Bosna savaşı hakkında yazılmış olan tüm kitapları okumanın şart olduğuna inananlardanım. Neden mi? Savaşa özenen ülkeler veya liderler, 20. yüzyılın en korkunç savaşlarından biri olan bu iç savaşın, bin yıllarca bir arada yaşamış halklardan birinin bir diğerini boğazlamaya karar verişinin ne vahşi, ne gereksiz olduğunu görüp ibret alsınlar diye. Sırp ve Boşnak dillerinde, bu savaşı anlatan pek çok eser olduğuna eminim. Ben bile savaşı ancak uzaktan izleyerek Sevdalinka`yı kaleme alabildimse, Boşnaklar yüzlerce kitap yazmış olmalı bu korkunç savaş hakkında. Ama bizim dilimize çevrilenler az. İşte o az’lardan biri şu anda bilgisayarımda.
Adı Kurşunların da Rengi Var. Kitabın yazarı Emine Şeçeroviç, bir gazeteci. Bosna-Hersek savaşında Boşnaklar acımasızca soykırımına maruz kaldıklarında, o henüz dokuz yaşında bir çocukmuş. Savaşı, savaşın dilini değil, masum bir çocuğun dilini kullanarak, olup bitenlere şaşkın ve ürkek çocuk gözleriyle bakarak, ailesinin üzerinden anlatıyor bize savaşı. Bir çocuğun sesiyle, algılarıyla, kah yüreğimizi burkuyor, kah bir gülümseme konduruyor dudaklarımıza. Ama o kadar içten, öylesine samimiyetle sunuyor ki yaşananları, küçük bir kızın anlatımından ders alıyoruz, ibret alıyoruz. Sizlere de müthiş bir deneyim olacak, akıcı ve sıcak bir anlatımla gün be gün bir kardeş kavgasının, bir iç savaşın, bir insanlık trajedisinin içinden, bir çocuk olarak, akıp gitmek. Okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum.
-Ayşe Kulin
"Saraybosna: Tarihin en uzun kuşatmasını yaşayan onurlu şehir, Bosna direnişinin sembolü. Bu kitap kuşatmayı ve savaşı derinden yaşayan, keskin nişancıların hedefi olmamak için zik-zak çizerek okula gitmek zorunda kalan bir çocuğun, Bosnalı çocuklarımızın hikayesi...
Keşke Bosnalı çocuklarımız bu "destansı direnişi" yaşamamış olsaydı ve bu kitap yazılmasaydı! Bosna`nın acısını ve yükünü omuzlarında hisseden Emine Şeçeroviç Kaşlı, kendi tabiriyle "ağabeyine, tüm şehitlere ve insanlığa karşı sorumluluğunu" Bu kitabı yayımlayarak yerine getiriyor...Tanıklığıyla unutmuyor ve unutturmuyor."
-Doktor Sare Davutoğlu