Asil`in doğumundan; kendi başına ev yapacak kıvama geliş anlatısı, öyküyü okunur kılıyor. O nedenle yazarı kutlarım.
Dr. Serdar Şahinkaya
* * *
Zekâsıyla kendisini tehlikelere atan, yine bu tehlikelerden zekâsıyla kurtulan 3 yaşındaki çocuk Asil`den, istediği gibi minimal, sıradan, ama özgür bir hayat kurmaya çalışan azimli yetişkin Asil`i anlatıyor Milaslı Asil.
Onun serüvenini bir nefeste okuduğumuzd
Tükendi
Gelince Haber VerAsil`in doğumundan; kendi başına ev yapacak kıvama geliş anlatısı, öyküyü okunur kılıyor. O nedenle yazarı kutlarım.
Dr. Serdar Şahinkaya
* * *
Zekâsıyla kendisini tehlikelere atan, yine bu tehlikelerden zekâsıyla kurtulan 3 yaşındaki çocuk Asil`den, istediği gibi minimal, sıradan, ama özgür bir hayat kurmaya çalışan azimli yetişkin Asil`i anlatıyor Milaslı Asil.
Onun serüvenini bir nefeste okuduğumuzda aslında henüz 3 yaşındayken motorlu araçlarla dolu şehrin işlek caddelerinden geçerek komşu evine tek başına gitmeyi başaran Asil`i, bir kahraman olarak görmeye başlıyor ve onun daha neler yapabileceğini hayal ediyoruz. Ve merak ediyoruz. Acaba Asil, nasıl biri olacak? Neler yapacak, neler başaracak? Arzuladığı sükûnetli yaşamı kurabilecek mi? Evini bitirebilecek ve içine girebilecek mi?
Asil`in inşa etmeye çalıştığı zamanın esiri değil, tanığı olmayı amaçlayan, doğayla barışık ve özgür yaşamı inşa etme çabası ne kadar tanıdık, "sıradan" ve doğal ise, bu serüveninde karşılaştığı sorunlar da bir o kadar tanıdık, "sıradan" ve doğal. Tam da bu nedenle Asil`in öyküsünü, pastoral bir yaşam anlatısı olduğu kadar, her an doğa, ekonomik ve de güncel bir tehlike ile bölünme riski taşıyan bir macera anlatısı olarak da okuyoruz.
Beste Naiboğlu, bu yaşam anlatısı tarzı kitabında Asil`i zeki, çalışkan, azimli, zorluklara göğüs geren, özgürlüğüne düşkün, ne istediğini bilen, bir başka deyişle kendi hayatını yazan bir kahraman olarak çiziyor. Onu, giderek kaotikleşen ve insanı "modern" kölelik sistemine teslim olmamak için yel değirmenlerine savaş açmış modern bir Don Kişot olarak görmek de mümkün. Çarpıcı ve su gibi akan diliyle Naiboğlu, okuru kısa, ama etkili bir serüvene tanıklık etmeye çağırırken, aslında günümüz modern insanına da ayna tutuyor. Böylece kitap, bu aynada kendini görmek, kendi yaşamını kurmak ve yazmak isteyenler için de bir çağrı niteliği taşıyor.
Prof. Dr. Hasan Akbulut