1919-1928 yılları, Türk sosyal ve siyasal hayatının en çalkantılı dönemlerinin başında gelir. Birinci Dünya Savaşı ve bunu takip eden olaylar hayatın her tabakasını derinden etkiler. Bu çalışmadaki amaç, Türk romancılarının bu çalkantılı dönemdeki tavırlarını ortaya çıkarmak, dönemin getirdiği konu ve malzeme çeşitliliğinin romanlara ne kadar yansıdığını tespit etmektir. Tanzimat’tan itibaren sosyal meseleler üzerinde yoğunlaşan romanımız Meşrutiyet döneminde de bu eğilimini devam ettirmiştir. 1919-1928 yılları arasında yayımlanan romanların sayısı dikkate alındığında, dönemin getirdiği konu çeşitliliği ve bolluğu pek az romanda kendine ye
Tükendi
Gelince Haber Ver1919-1928 yılları, Türk sosyal ve siyasal hayatının en çalkantılı dönemlerinin başında gelir. Birinci Dünya Savaşı ve bunu takip eden olaylar hayatın her tabakasını derinden etkiler. Bu çalışmadaki amaç, Türk romancılarının bu çalkantılı dönemdeki tavırlarını ortaya çıkarmak, dönemin getirdiği konu ve malzeme çeşitliliğinin romanlara ne kadar yansıdığını tespit etmektir. Tanzimat’tan itibaren sosyal meseleler üzerinde yoğunlaşan romanımız Meşrutiyet döneminde de bu eğilimini devam ettirmiştir. 1919-1928 yılları arasında yayımlanan romanların sayısı dikkate alındığında, dönemin getirdiği konu çeşitliliği ve bolluğu pek az romanda kendine yer bulabilmiştir. Sosyal meseleleri ikinci plâna atan romancılarımız, popüler olma kaygısıyla kaleme aldıkları romanlarında daha çok bireysel temaları basit kurgularla işlemişlerdir. Bunun yanında sosyal meseleleri ele alan romanlarda, daha sonraki dönemde çokça işlenecek temalar üzerinde durulmuştur. İmparatorluktan Cumhuriyet’e geçişte yaşanan problemler üzerinde yoğunlaşan bu temalar Anadolu’ya bağlı sorunlar, eğitim ve çağdaşlaşma gibi konular ele alınır.