Makrîzî, dünya ve Mısır tarihçiliği için alternatifi olmayan bir müelliftir. Zira tarihe ve özellikle de şehir tarihçiliğine dair eserlerinde kendi müşahedelerine ve diğer bölgelerden gelenlerle yaptığı husûsî sohbetlere yer vermiş, bilgilerini bunlarla zenginleştirmiş ve aktarmıştır. Elinizdeki kitap, Makrîzî’nin hayatının yanısıra Hz. Peygamber’in hayatına dair mühim eseri İmtâu’l-esmâ’ı konu edinmektedir. İmtâ’, siyer geleneği içinde Sîret-i Şâmiyye’ye de kaynaklık ederek hacimli ve sistemli siyer yazıcılığının oluşmasına hizmet etmiştir. Çok
Tükendi
Gelince Haber VerMakrîzî, dünya ve Mısır tarihçiliği için alternatifi olmayan bir müelliftir. Zira tarihe ve özellikle de şehir tarihçiliğine dair eserlerinde kendi müşahedelerine ve diğer bölgelerden gelenlerle yaptığı husûsî sohbetlere yer vermiş, bilgilerini bunlarla zenginleştirmiş ve aktarmıştır. Elinizdeki kitap, Makrîzî’nin hayatının yanısıra Hz. Peygamber’in hayatına dair mühim eseri İmtâu’l-esmâ’ı konu edinmektedir. İmtâ’, siyer geleneği içinde Sîret-i Şâmiyye’ye de kaynaklık ederek hacimli ve sistemli siyer yazıcılığının oluşmasına hizmet etmiştir. Çok geniş bir yelpazeye sahip olmakla beraber, bir derleme olduğu için eserin muhtevasında siyer adına çok farklı bir bilgi yoktur. Fakat siyere konu ettiği, dinler tarihi ve Kitab-ı Mukaddes’le alakalı bilgiler orjinal ve kıymetlidir. İmtâ’ bir siyer kitabı olarak yazılmış olsa da Makrîzî’nin -eskilerin ifadesiyle- yed-i tûlâ sahibi oluşu eserde tefsir, fıkıh, fıkıh usûlü, kelam ve felsefe gibi pek çok ilim dalına dair konuların yer almasına imkan tanımıştır. İmtâ’ın kaynakları oldukça zengindir. Müellif, eserlerinden ve görüşlerinden istifade ettiği bilginlerin hemen tamamının ismini vermiştir. En çok istifade ettiği hocaları ise İbn Haldun, İbn Kesîr ve özellikle de İbnü’l-Mülakkın’dır. İbn Haldun’dan felsefî anlamda çok faydalanan müellif onun Mukaddime’sinden sayfalarca alıntı yapmıştır. İmtâ’ın hasâis kısmının planı ise İbnü’l-Mülakkın’ın Gâyetü’s-sûl fî hasâisi’r-resûl isimli eserinden iktibas edilmiştir. Hz. Peygamber’in hayatı ile
ilgilenen herkesin bu çalışmayı mutlaka incelemesi gerekmektedir. Zira böylece, hem tarihsel süreç içerisinde var olmuş siyer geleneği hem de son peygamberin yaşadığı hayat daha iyi anlaşılacak ve yorumlanacaktır.