Eğitimi yurttaşlık, cahillik, filozofluk, pozitivizm, bilişsel kapitalizm, Z kuşağı, orta sınıf annelik, çocukluk, din dersi, akıl, yerel yönetimler, kamusal alan, sendikalar, kültür, intihar gibi değişik başlıklarda problematik olarak ele alan bu çalışmasında Kemal İnal, eğitimde paradigmatik bir dönüşüm yaşamamız gerektiğini ileri sürüyor. Makaleler farklı konularda olsa da, benzer bir soruna odaklanmaktadır: Eğitime eleştirel bakışın pratik veya maddi bir güç haline gelebilmesi için ne yapılmalı? Eğitime bakışımızı nasıl değiştirebiliriz? İnal, bunun eleştirel bir bilinçlenmeye yol açacak yeni bir pedagojik bakış açısıyla sağlanabileceğini ileri sürmektedir. Bu yeni pedagojik bakış açısı için en sık vurgulanan tema, eğitimin bilinç dö
Tükendi
Gelince Haber VerEğitimi yurttaşlık, cahillik, filozofluk, pozitivizm, bilişsel kapitalizm, Z kuşağı, orta sınıf annelik, çocukluk, din dersi, akıl, yerel yönetimler, kamusal alan, sendikalar, kültür, intihar gibi değişik başlıklarda problematik olarak ele alan bu çalışmasında Kemal İnal, eğitimde paradigmatik bir dönüşüm yaşamamız gerektiğini ileri sürüyor. Makaleler farklı konularda olsa da, benzer bir soruna odaklanmaktadır: Eğitime eleştirel bakışın pratik veya maddi bir güç haline gelebilmesi için ne yapılmalı? Eğitime bakışımızı nasıl değiştirebiliriz? İnal, bunun eleştirel bir bilinçlenmeye yol açacak yeni bir pedagojik bakış açısıyla sağlanabileceğini ileri sürmektedir. Bu yeni pedagojik bakış açısı için en sık vurgulanan tema, eğitimin bilinç dönüştürücü bir işlevle donanabilmesi için öğretmen ve öğrencilerin özneleşmeleri gereğidir. Yeni bir yurttaşlık felsefesinin üretilmesinde eğitimin kamusal akla hizmet edecek şekilde dönüştürülmesi şart. Kitapta bu dönüşümün, eleştirel pedagojinin yurttaşlık ile sınıfsal ilişkilerin kesiştiği bölgede etkin olmasıyla mümkün olabileceği vurgulanmaktadır. Okurların kitabı bu bakış açısıyla okumasında yarar olduğunu düşünmekteyiz.