Zemahşerî’nin kendinden sonraki tefsir çalışmalarını derinden etkilemiş el-Keşşâf’ı üzerine yapılan bazı şerh ve haşiyelerin, tefsir literatüründe bir çekim merkezi oluşturduğu söylenebilir. Bunlardan biri Teftâzânî’nin (ö.792/1390) el-Keşşâf Hâşiyesi’dir. Bu haşiye üzerine yapılmış çok sayıda çalışma arasında, Ali Kuşçu’nun (ö. 879/1474) Hâşiyetü Ali Kuşcî alâ Şerhi’l-Keşşâf li’t-Teftâzânî’si de bulunmaktadır. Ancak, dönemin en meşhur bilginlerinden biri olmakla birlikte, Ali Kuşçu’nun eseri ve tefsirciliği hakkında yeterli bilgi ve birikimin olduğu söylenemez. Ali Kuşçu’nun tefsirciliğinin, Teftazânî’nin el-Keşşâf Hâşiyesi’ne yazdığı haşiye üzerinden incelendiği bu çalışma, Ali Kuşçu’yu ve eserini ayrıntılı bir şekilde tanıtmakta ve on
Tükendi
Gelince Haber VerZemahşerî’nin kendinden sonraki tefsir çalışmalarını derinden etkilemiş el-Keşşâf’ı üzerine yapılan bazı şerh ve haşiyelerin, tefsir literatüründe bir çekim merkezi oluşturduğu söylenebilir. Bunlardan biri Teftâzânî’nin (ö.792/1390) el-Keşşâf Hâşiyesi’dir. Bu haşiye üzerine yapılmış çok sayıda çalışma arasında, Ali Kuşçu’nun (ö. 879/1474) Hâşiyetü Ali Kuşcî alâ Şerhi’l-Keşşâf li’t-Teftâzânî’si de bulunmaktadır. Ancak, dönemin en meşhur bilginlerinden biri olmakla birlikte, Ali Kuşçu’nun eseri ve tefsirciliği hakkında yeterli bilgi ve birikimin olduğu söylenemez. Ali Kuşçu’nun tefsirciliğinin, Teftazânî’nin el-Keşşâf Hâşiyesi’ne yazdığı haşiye üzerinden incelendiği bu çalışma, Ali Kuşçu’yu ve eserini ayrıntılı bir şekilde tanıtmakta ve onun hem tefsir usulüne yönelik görüşlerini hem de âyet yorumlarını takdim ederek tefsir ilmine katkılarını ortaya koymaktadır.
Müfessir Olarak Ali Kuşçu, tefsir sahasındaki devamlılık ve gelişimi beraberce anlama noktasında bir imkân sunuyor.