Lemaât-ı Nakşibendiyye’nin esas yazılış gayesi, seyr ü sülûka giren müridlerin istifade edebilmeleri için tasavvufî ıstılahları izah etmek ve bir araya toplamaktır. Süleyman Şeyhî Efendi bu maksatla kitabını yazarken, bunu vesile kabul edip “azîzlerimiz” dediği şeyhi Şâmîzade Mustafa Efendi ve ikinci şeyhi durumundaki ağabeyi Çelebi İbrahim’in menkıbelerini ve çeşitli hâllerini de müridlerinin yetişmesi gayesiyle nakletmiştir. Bunlara ilave olarak da kendisine kadar gelen Nakşibendiyye silsilesini ve rüya tabiriyle ilgili bilinmesi gereken önemli ve temel bilgileri açıklamıştı
Tükendi
Gelince Haber VerLemaât-ı Nakşibendiyye’nin esas yazılış gayesi, seyr ü sülûka giren müridlerin istifade edebilmeleri için tasavvufî ıstılahları izah etmek ve bir araya toplamaktır. Süleyman Şeyhî Efendi bu maksatla kitabını yazarken, bunu vesile kabul edip “azîzlerimiz” dediği şeyhi Şâmîzade Mustafa Efendi ve ikinci şeyhi durumundaki ağabeyi Çelebi İbrahim’in menkıbelerini ve çeşitli hâllerini de müridlerinin yetişmesi gayesiyle nakletmiştir. Bunlara ilave olarak da kendisine kadar gelen Nakşibendiyye silsilesini ve rüya tabiriyle ilgili bilinmesi gereken önemli ve temel bilgileri açıklamıştır. Bu haliyle Lemaât-ı Nakşibendiyye menâkıbname, silsilenâme, ıstılahât kitabı ve tabirnâme olma özelliklerinin tümünü taşımaktadır.