Ben, Allah’ın kendisine hidayet ve başarı bahşettiği Tunuslu Muhammed Ticânî Semavî’yim. Mâlikî mezhebine mensup olup Kuzey Afrika’da meşhur olan Ticânî tarikatına tâbi iken, Ehl-i Beyt yolunu seçmiş bulunuyorum. Hakkı, bir seyahat esnasında bazı Alevi âlimlerle görüşüp konuştuktan sonra tanıdım. Araştırmalarıma başlarken, bütün zorluklarına rağmen Ehl-i Beyt’i köklü bir şekilde incelemeyi kararlaştırdım. Ve ahdettim ki, bir fırkanın inandığı ve diğer fırkanın kabul etmediği hadisleri bırakıp, araştırmada yalnız Alevî ve Sünnîlerin doğruluğunda ittifak ettikleri hadisleri alayım. Ben bu metodla bir yandan millî ve mezhebi bağnazlıktan kaçınmayı, diğer yandan da şüphe ve tereddütten kurtulup Allah’ın en büyük nimeti olan yakînin, yani asl
Tükendi
Gelince Haber VerBen, Allah’ın kendisine hidayet ve başarı bahşettiği Tunuslu Muhammed Ticânî Semavî’yim. Mâlikî mezhebine mensup olup Kuzey Afrika’da meşhur olan Ticânî tarikatına tâbi iken, Ehl-i Beyt yolunu seçmiş bulunuyorum. Hakkı, bir seyahat esnasında bazı Alevi âlimlerle görüşüp konuştuktan sonra tanıdım. Araştırmalarıma başlarken, bütün zorluklarına rağmen Ehl-i Beyt’i köklü bir şekilde incelemeyi kararlaştırdım. Ve ahdettim ki, bir fırkanın inandığı ve diğer fırkanın kabul etmediği hadisleri bırakıp, araştırmada yalnız Alevî ve Sünnîlerin doğruluğunda ittifak ettikleri hadisleri alayım. Ben bu metodla bir yandan millî ve mezhebi bağnazlıktan kaçınmayı, diğer yandan da şüphe ve tereddütten kurtulup Allah’ın en büyük nimeti olan yakînin, yani asla şüphe içermeyen bilgi ve imanın zirvesine ulaşmayı hedef almıştım.